| teslim edene kadar |
until they handed over |
teslim edene kadar terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| elde edene kadar |
until getting |
| elde edene kadar |
until obtain |
| elde edene kadar |
until obtaining |
| takip edene kadar |
until the following |
| stok devam edene kadar |
until stock lasts |
| itiraf edene kadar |
until they confess |
| karlı bir doku elde edene kadar yumurtayı çırpın. |
whip the egg until it has a snowy texture |
| talep edene kadar gitmek |
go as far as to demand |
| kabul edene kadar |
far as admit |
| fark edene kadar |
until we realized |
| kabul edene kadar |
until he agreed |
| nüfuz edene kadar |
until it permeated |
| bir hamur elde edene kadar |
until obtaining a dough |
| taraflar kabul edene kadar |
until the parties agree |
| hareket edene kadar |
until you move |
| isabet edene kadar |
until hitting |
| istediklerini elde edene kadar |
until they get what they want |
| temas edene kadar |
until you contact |
| temyiz edene |
upon the appellant |
| iflas edene iflas eder |
becomes bankrupt o insolvent |
| darbe kütlesini yüzeye temas edene ve |
lower the impact mass until it contacts the surface and set |
| bir teslim teslim |
surrender a lease |
| ddu teslim ödenmemiş teslim |
ddu delivered duty unpaid |
| teslim teslim |
delivered ex works |
| son teslim tarihinde teslim |
delivered on deadline |
| geç teslim veya teslim edilmeme |
late or non delivery |
| teslim edilebilirleri teslim et |
deliver deliverables |
| sıkı teslim tarihlerine teslim etmek |
deliver to tight deadlines |
| teslim etmeli veya teslim edilmeli |
shall deliver, or cause to be delivered |
| son teslim tarihinden sonra teslim |
submission after deadline |
| fabrika teslim teslim |
delivered ex-factory |
| teslim kaçak suçluları teslim etmek |
surrenders fugitive offenders |
| elden teslim teslim |
divested surrendered |
| teslim alma ve teslim tarihleri |
pickup and delivery dates |
| teslim edildiğinde teslim |
delivered on surrender of |
| son teslim tarihine kadar |
by the deadline |
| sıkı teslim tarihine kadar çalışmak |
work to tight deadlines |
| son teslim tarihine kadar |
following the deadline |
| son teslim tarihine kadar |
until the deadline |
| son teslim tarihine kadar |
by a deadline |
| şimdiye kadar teslim |
has delivered so far |
| teslim edilinceye kadar |
until handing over |
| şu ana kadar teslim edildiği gibi |
as delivered so far |
| son teslim tarihine kadar ulaşılmaması |
failure to meet a deadline |
| teslim edilemeyecek kadar büyük |
too large to be delivered |
| son teslim tarihine kadar çalışmak |
work towards a deadline |
| son teslim tarihine kadar bekle |
wait until the deadline |
| sonuna kadar teslim |
deliver by the end of |
| şimdiye kadar teslim |
delivered so far |
| ne kadar büyürlersa o kadar sert düşer. |
bigger they come, the harder they fall, the |