atıfta bulunulan hüküm

atıfta bulunulan hüküm teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
atıfta bulunulan hüküm provision referred to

atıfta bulunulan hüküm terimi için benzer kelimeler ve anlamları
maddede atıfta bulunulan referred to in clause
atıfta bulunulan içtihat case-law cited
atıfta bulunulan konular matters referred to in
atıfta bulunulan veriler data referred to
ve atıfta bulunulan içtihat and case-law cited
atıfta bulunulan prosedürler the procedures referred to in
atıfta bulunulan rakamlar the figures cited for
alt bölümde atıfta bulunulan suçlar the offences referred to in subsection
atıfta bulunulan suçlar offences referred to
atıfta bulunulan sorumlu taraf responsible party as referred to
atıfta bulunulan dönem the period referred to in
burada atıfta bulunulan mal sahibinden kaynaklanır. referred to therein originate from the proprietor of the
atıfta bulunulan ceza penalty referred to
atıfta bulunulan bir karar a decision referred to
atıfta bulunulan prosedüre uygun olarak kabul edildi adopted in accordance with the procedure referred to in
tazminat talebinde bulunulan işletme entity in relation to whom reparation is sought
hak talebinde bulunulan iddia claim being settled by
referansta bulunulan bir şey bilmek know something in in reference to
hüküm sür ve hüküm ver reign and rule
f herhangi bir hüküm veya hüküm dizisi f any provision or series of provisions
atıfta bulunan isim attributive noun
atıfta referring
atıfta refers
atıfta bulunulmalı shall be referred to
atıfta bulunurken when referring to
atıfta bulunacak shall refer to
atıfta bulunmak making reference to
sen atıfta you are referring to
atıfta bulunmak as referring to
ben atıfta i am referring to
atıfta in referring to
atıfta bulunuyor is referring to
atıfta bulundu cited for
atıfta bulundu he referred to
atıfta bulunmak being referred to
atıfta bulundum i referred to
atıfta bulunulmalı shall be referenced
bu atıfta referring to this
bundan sonra atıfta bulunulması referred to hereinafter
yukarıdakilere atıfta bulunarak with reference to the above
yasalar çatışması ilkelerine atıfta bulunmadan without reference to conflict of laws principles
atıfta bulundu was referring to
ben atıfta m i'm referring to
atıfta bulunacak shall be deemed to refer to
atıfta bulundu it referred to
atıfta bulunurken while referring to
atıfta are referring to
atıfta bulunmak would refer to
makaleye atıfta bulunuldu referred to article
kanun seçimine atıfta bulunmadan without reference to choice of law