bir yetişkin tarafından eşlik edilmedikçe

bir yetişkin tarafından eşlik edilmedikçe teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
bir yetişkin tarafından eşlik edilmedikçe unless accompanied by an adult

bir yetişkin tarafından eşlik edilmedikçe terimi için benzer kelimeler ve anlamları
böyle bir yükseltme ayrı bir lisansla eşlik edilmedikçe unless such upgrade is accompanied by a separate license
eşlik edilmedikçe unless accompanied
tarafından kabul edilmedikçe unless adopted by
hekim tarafından tavsiye edilmedikçe unless advised by a physician
bir yetişkin eşlik etmelidir must be accompanied by an adult
çocuklara bir yetişkin eşlik etmelidir children must be accompanied by an adult
aksi ispat edilmedikçe until proven otherwise
iptal edilmedikçe unless revoked
başka türlü iptal edilmedikçe unless otherwise revoked
daha önce iptal edilmedikçe unless sooner revoked
iptal edilmedikçe unless cancelled
özellikle talep edilmedikçe unless specifically requested
tedavi edilmedikçe unless treated
aksi ispat edilmedikçe until proved otherwise
kabul edilmedikçe unless deemed
yazılı olarak feragat edilmedikçe unless waived in writing
geçerli yasalarca gerekli olmadıkça veya yazılı olarak kabul edilmedikçe unless required by applicable law or agreed to in writing
yazılı olarak açıkça kabul edilmedikçe unless expressly agreed to in writing
davet edilmedikçe unless invited
yazılı olarak iptal edilmedikçe unless revoked in writing
daha önce iptal edilmedikçe unless earlier revoked
daha önce iptal edilmedikçe unless revoked earlier
sipariş edilmedikçe unless it is ordered
açıkça talep edilmedikçe unless expressly requested
iptal edilmedikçe unless canceled
daha önce benim tarafımdan iptal edilmedikçe unless earlier revoked by me
oylama talep edilmedikçe unless a ballot is requested
talep edilmedikçe ve alınmadıkça unless requested and received
tavsiye edilmedikçe unless advised
yeterince tedavi edilmedikçe unless adequately treated
açıkça talep edilmedikçe unless explicitly requested
bir yetişkin tarafından toplandı assembled by an adult
tarafından eşlik edildi is accompanied by
eaggf tarafından finanse edilen mevcut eşlik eden tedbirler the existing cap accompanying measures financed by the eaggf
çoğu yetişkin tarafından tutulan held by most adults
gelişimi boyunca bir projeye eşlik etmek to accompany a project throughout its development
bir uygulamaya eşlik etmek accompany an application
eşlik eden bir kişi an accompanying person
mükemmel bir eşlik a perfect accompaniment
eşlik eden bir düşüş a concomitant drop
eşlik eden bir önlemdir it is an accompanying measure
eşlik edecek bir şarap a wine to accompany
ideal bir eşlik an ideal accompaniment
doğal bir eşlik eden a natural concomitant of
bir içkiyle eşlik etmek to accompany a drink
bir tartışma eşlik ediyor are accompanied by a discussion
bir eşlik hacmi a companion volume
bir mektup eşlik edecek a letter will accompany
bir ortaklığa eşlik etmek accompanying a shareholding
genellikle bir ortaklığa eşlik etmek generally accompanying a shareholding