gelir getiren mülk

gelir getiren mülk teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
gelir getiren mülk income-producing property

gelir getiren mülk terimi için benzer kelimeler ve anlamları
gelir getiren income producing
gelir getiren varlıklar income producing assets
gelir getiren generating income
gelir getiren income bearing
gelir getiren bringing revenue
gelir getiren varlıklar revenue-generating assets
gelir getiren güçler revenue-raising powers
gelir getiren yatırımlar income producing investments
yüksek gelir getiren high revenue generating
gelir getiren iş income-generating business
gelir getiren varlıklar income earning assets
gelir getiren bringing in revenue
gelir getiren paying income
gelir getiren emlak income producing real estate
gelir getiren işletmeler revenue-earning enterprises
gelir getiren emlak income -producing real property
gelir getiren are revenue generating
gelir getiren proving income
gelir getiren bringing in income
gelir getiren geçim kaynakları income generating livelihoods
gelir getiren tesisler income-generating facilities
gelir getiren engage in income-generating
gelir getiren mikro projeler income-generating micro-projects
gelir getiren krediler income-generating loans
mülk veya mülk estate or property
mülk ve gelir property and income
mülk gelir vergisi property income tax
mülk satışından elde edilen gelir proceeds from sale of property
bir mülk gelir an estate the income
geviş getiren artiodactyl
getiren bringing
küçük geviş getiren bir hayvan chevrotain
yerine getiren fulfiller
geviş getiren ruminant
sıçrama meydana getiren saltational
dile getiren voicing
faiz getiren interest bearing
faiz getiren borçlar interest bearing liabilities
faiz getiren varlıklar interest bearing assets
faiz getiren mevduat interest-bearing deposits
faiz getiren menkul kıymetler interest bearing securities
ışığa duyarlı hale getiren photosensitizing
faiz getiren banka hesabı interest bearing bank account
faiz getiren tahviller interest-bearing bonds
böylece getiren thus bringing
dilekleri yerine getiren wish-fulfilling
kar getiren işletme profit-making enterprise
yönetici sorumluluklarını yerine getiren kişi person discharging managerial responsibilities
soruyu gündeme getiren which raises the question
böylece getiren thereby bringing