| gelir getiren varlıklar |
income earning assets |
gelir getiren varlıklar terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| gelir getiren varlıklar |
income producing assets |
| gelir getiren varlıklar |
revenue-generating assets |
| faiz getiren varlıklar |
interest bearing assets |
| ortalama faiz getiren varlıklar |
average interest-earning assets |
| faiz getiren finansal varlıklar |
interest bearing financial assets |
| faiz getiren varlıklar ve borçlar |
interest-bearing assets and liabilities |
| gelir getiren |
income producing |
| gelir getiren |
generating income |
| gelir getiren mülk |
income-producing property |
| gelir getiren |
income bearing |
| gelir getiren |
bringing revenue |
| gelir getiren güçler |
revenue-raising powers |
| gelir getiren yatırımlar |
income producing investments |
| yüksek gelir getiren |
high revenue generating |
| gelir getiren iş |
income-generating business |
| gelir getiren |
bringing in revenue |
| gelir getiren |
paying income |
| gelir getiren emlak |
income producing real estate |
| gelir getiren işletmeler |
revenue-earning enterprises |
| gelir getiren emlak |
income -producing real property |
| gelir getiren |
are revenue generating |
| gelir getiren |
proving income |
| gelir getiren |
bringing in income |
| gelir getiren geçim kaynakları |
income generating livelihoods |
| gelir getiren tesisler |
income-generating facilities |
| gelir getiren |
engage in income-generating |
| gelir getiren mikro projeler |
income-generating micro-projects |
| gelir getiren krediler |
income-generating loans |
| maddi duran varlıklar ve maddi olmayan duran varlıklar |
property, plant and equipment and intangible assets |
| uzun vadeli finansal varlıklar ve diğer uzun vadeli varlıklar |
long-term financial assets and other non-current assets |
| geviş getiren |
artiodactyl |
| getiren |
bringing |
| küçük geviş getiren bir hayvan |
chevrotain |
| yerine getiren |
fulfiller |
| geviş getiren |
ruminant |
| sıçrama meydana getiren |
saltational |
| dile getiren |
voicing |
| faiz getiren |
interest bearing |
| faiz getiren borçlar |
interest bearing liabilities |
| faiz getiren mevduat |
interest-bearing deposits |
| faiz getiren menkul kıymetler |
interest bearing securities |
| ışığa duyarlı hale getiren |
photosensitizing |
| faiz getiren banka hesabı |
interest bearing bank account |
| faiz getiren tahviller |
interest-bearing bonds |
| böylece getiren |
thus bringing |
| dilekleri yerine getiren |
wish-fulfilling |
| kar getiren işletme |
profit-making enterprise |
| yönetici sorumluluklarını yerine getiren kişi |
person discharging managerial responsibilities |
| soruyu gündeme getiren |
which raises the question |
| böylece getiren |
thereby bringing |