konuyu gündeme getirdi

konuyu gündeme getirdi teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
konuyu gündeme getirdi raised the matter

konuyu gündeme getirdi terimi için benzer kelimeler ve anlamları
konuyu gündeme getirdi brought up the subject
konuyu gündeme getirdi brought up the topic
konuyu gündeme getirdi brought up the point
konuyu gündeme getirdi has raised the matter with
bu konuyu gündeme getirdi raised this matter
bu konuyu gündeme getirmek raise this matter
bu konuyu gündeme getirmek raising this issue
konuyu gündeme getiriyor brings up the issue
konuyu gündeme getiriyor brings up the matter
konuyu gündeme getirmek bring up the point
bu konuyu gündeme getirdim i have raised this issue
bir konuyu gündeme getiriyor raises a matter
konuyu gündeme getiriyor brings up the point
bu konuyu gündeme getirmek raising this matter
konuyu gündeme getirdim i had raised the issue
bu konuyu gündeme getirmek raise that matter
önemli bir konuyu gündeme getiriyor raises an important issue
konuyu gündeme getirmeden önce before raising the issue
ahlaki bir konuyu gündeme getiriyor raises a moral issue
konuyu gündeme getirdik we have raised the issue
konuyu gündeme getirdim i raised the issue
konuyu gündeme getirdim i have raised the issue
bu konuyu gündeme getirmek bringing this issue
bu konuyu gündeme getir bring up this matter
film konuyu gündeme getiriyor the film raises the issue
bu konuyu gündeme getirmek için for raising this matter
bu konuyu gündeme getiriyor that brings up the issue of
sorunu gündeme getirdi has raised the issue
gündemi gündeme getirdi moved up the agenda
siyasi gündemi gündeme getirdi moved up the political agenda
soruyu gündeme getirdi raised the question whether
gerçeği gündeme getirdi brought up the fact
soru gündeme getirdi question brought up by
soruyu gündeme getirdi it raise the question
bir soru gündeme getirdi brought up a question
ispat külfetini gündeme getirdi raises the burden of proof
bu konuyu dikkatine getirdi brought this issue to your attention
soruyu gündeme getiriyor raises the question
soru gündeme geldi question raised
sorun gündeme geldi issue raised
sorunları gündeme getiriyor raises issues
sorunları gündeme getirmek raising issues
gündeme getirmek put on the agenda
bu soruyu gündeme getiriyor this raises the question
sorunları gündeme getirmek raise problems
tekrar gündeme gelmiştir gainning
bir soru gündeme getiriyor raises a question
gündeme gitmek proceed to the agenda
soruyu gündeme getiriyor it raises the question
gündeme genel bakış agenda overview