| geriye ya da ileriye doğru hareket ettirilir |
moved backwards or forwards |
geriye ya da ileriye doğru hareket ettirilir terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| geriye ve ileriye doğru hareket et |
move backwards and forwards |
| geriye doğru ve ileriye doğru |
backward and forward |
| geriye ve ileriye doğru sallanmak |
swinging backwards and forwards |
| geriye ve ileriye doğru bağlantılar |
backward and forward links |
| geriye doğru hareket |
moving backward |
| geriye doğru hareket et |
move in reverse |
| geriye doğru hareket |
rearward motion |
| geriye doğru hareket eder |
moves backwards |
| geriye doğru hareket ediyor |
is moving backwards |
| geriye doğru hareket etmek |
moving in reverse |
| yatak geriye doğru hareket ediyor |
the bed moves backwards |
| ileriye doğru hareket |
onward movement |
| ileriye doğru hareket |
movement forward |
| her zaman ileriye doğru hareket |
always moving forward |
| ileriye doğru hareket eder |
he moves forward |
| ileriye doğru hareket eder |
it moves forward |
| sürekli ileriye doğru hareket |
moving steadily forward |
| ileriye doğru hareket |
movement ahead |
| her zaman ileriye doğru hareket |
of always moving forward |
| ileriye doğru hareket edebilecek konumda |
in a position to move forward |
| ileriye doğru hareket etme baskısı |
pressure to move forwards |
| ileriye doğru hareket etme gücü |
power to move forward |
| ileriye doğru hareket eder |
moves forward from |
| ileriye doğru hareket edebilecek konumda |
is in a position to move forward |
| ileriye doğru hareket et |
move forward action |
| geriye bakmak, ileriye bakmak |
looking back, looking forward |
| geriye bakmak, ileriye bakmak |
looking back, looking ahead |
| ileriye dönük veya geriye dönük olarak |
prospectively or retroactively |
| ileriye dönük olarak, geriye dönük olarak değil |
on a going forward, not retroactive basis |
| geriye ve ileriye bakmak |
looking back and ahead |
| geriye ve ileriye uyumluluk |
backward and forward compatibility |
| geriye bakıyor, ileriye gidiyor |
looking back, moving forward |
| geriye dönüş ve ileriye dönük soruşturmalar |
trace back and trace forward investigations |
| geriye ve ileriye bakmak |
looking back and forward |
| terfi ettirilir |
is promoted |
| terfi ettirilir |
are promoted |
| ücret tahakkuk ettirilir |
rate levied |
| terfi ettirilir |
shall be promoted |
| sorumluluk tahakkuk ettirilir |
liability is incurred |
| faiz tahakkuk ettirilir |
interest shall accrue from |
| bir pozisyona terfi ettirilir |
is promoted to a position |
| ücret tahakkuk ettirilir |
fees shall accrue |
| faiz tahakkuk ettirilir |
interests are accrued |
| maliyet tahakkuk ettirilir |
cost are incurred |
| aylık olarak tahakkuk ettirilir |
accrued on a monthly basis |
| faiz tahakkuk ettirilir |
interest is incurred |
| resmi temas ettirilir |
brought into formal contact |
| yükümlülükler tahakkuk ettirilir |
obligations are incurred |
| kazanılmış olarak tahakkuk ettirilir |
is accrued as earned |
| için masraf tahakkuk ettirilir |
charges will be incurred for |