| komisyon bu görüşmeyi yakın temas içinde yürütecek |
the commission will undertake this outreach in close contact |
komisyon bu görüşmeyi yakın temas içinde yürütecek terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| seninle kısa zamanda görüşmeyi ümit ediyorum |
i look forward to meeting you soon |
| yürütecek |
will carry out |
| görüşmeyi takiben |
following the conversation |
| yürütecek |
shall execute |
| yürütecek |
shall carry out |
| yürütecek |
will execute |
| görüşmeyi takip et |
follow up conversation |
| sizinle görüşmeyi dört gözle bekliyorum |
looking forward to meeting with you |
| sizinle görüşmeyi dört gözle bekliyoruz |
look forward to meeting with you |
| yürütecek ve teslim edecek |
shall execute and deliver |
| kampanya yürütecek |
will campaign |
| propaganda yürütecek |
shall be the carrying on of propaganda |
| görüşmeyi belirtir |
states the conferral |
| sizinle görüşmeyi dört gözle bekliyorum |
i'm looking forward to meeting with you |
| seni özlüyorum ve yakında görüşmeyi umuyorum. |
i miss you and hope to see you soon. |
| görüşmeyi sonlandırmak |
terminate the interview |
| görüşmeyi tekrarla |
repeat interview |
| görüşmeyi sürdüren |
ensuing conversation |
| görüşmeyi kabul etti |
agreed to discuss |
| ayrıca yürütecek |
it will also conduct |
| yürütecek |
it will conduct |
| sizinle tekrar görüşmeyi dört gözle bekliyorum |
i'm looking forward to meeting you again |
| birbiriyle görüşmeyi kabul etmek |
agree to consult with each other |
| yakında tekrar görüşmeyi dört gözle bekliyoruz |
we look forward to seeing again soon |
| kendini yürütecek |
will conduct itself |
| daha fazla iş yürütecek |
will conduct further work |
| yüz yüze görüşmeyi tercih ederim |
i prefer face to face contact |
| mahkeme yürütecek |
the court will conduct |
| işlemleri yürütecek |
will conduct operations |
| görüşmeyi kesmek |
cut short a conversation |
| tekrar yürütecek |
will again conduct |
| doğrudan yürütecek |
will directly execute |
| görüşmeyi bildir |
report a conversation |
| görüşmeyi mümkün olduğunca verimli kılmak |
making the interview as productive as possible |
| onları yürütecek |
shall carry them out |
| yürütecek aktörler |
actors to carry out |
| o yürütecek |
he will conduct |
| görüşmeyi tartış |
discuss interview |
| , bu toplantıyı yürütecek |
, will conduct this meeting |
| ortaklaşa yürütecek |
will jointly conduct |
| için görüşmeyi ertelemek |
adjourn the meeting for |
| görüşmeyi sürdürmek |
sustain interview |
| yürütecek kadar |
enough to conduct |
| görüşmeyi kesti |
interrupted conversation |
| yürütecek |
it will execute |
| görüşmeyi bildir |
report the conversation |
| kim yürütecek |
who will conduct |
| değerlendirmeleri yürütecek |
will conduct reviews |
| temas temas |
touch contact |
| temas ara temas kurmak |
make contact break contact |