görüşmeyi sonlandırmak

görüşmeyi sonlandırmak teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
görüşmeyi sonlandırmak terminate the interview

görüşmeyi sonlandırmak terimi için benzer kelimeler ve anlamları

seninle kısa zamanda görüşmeyi ümit ediyorum i look forward to meeting you soon
görüşmeyi takiben following the conversation
görüşmeyi takip et follow up conversation
sizinle görüşmeyi dört gözle bekliyorum looking forward to meeting with you
sizinle görüşmeyi dört gözle bekliyoruz look forward to meeting with you
görüşmeyi belirtir states the conferral
sizinle görüşmeyi dört gözle bekliyorum i'm looking forward to meeting with you
seni özlüyorum ve yakında görüşmeyi umuyorum. i miss you and hope to see you soon.
görüşmeyi tekrarla repeat interview
görüşmeyi sürdüren ensuing conversation
görüşmeyi kabul etti agreed to discuss
sizinle tekrar görüşmeyi dört gözle bekliyorum i'm looking forward to meeting you again
birbiriyle görüşmeyi kabul etmek agree to consult with each other
yakında tekrar görüşmeyi dört gözle bekliyoruz we look forward to seeing again soon
yüz yüze görüşmeyi tercih ederim i prefer face to face contact
görüşmeyi kesmek cut short a conversation
görüşmeyi bildir report a conversation
görüşmeyi mümkün olduğunca verimli kılmak making the interview as productive as possible
görüşmeyi tartış discuss interview
için görüşmeyi ertelemek adjourn the meeting for
görüşmeyi sürdürmek sustain interview
görüşmeyi kesti interrupted conversation
komisyon bu görüşmeyi yakın temas içinde yürütecek the commission will undertake this outreach in close contact
görüşmeyi bildir report the conversation
istihdamı sonlandırmak terminate employment
kolaylık sağlamak için sonlandırmak terminate for convenience
randevuyu sonlandırmak terminate the appointment
istihdamlarını sonlandırmak terminate their employment
hakları sonlandırmak terminate rights
hamileliği sonlandırmak terminate a pregnancy
sonlandırmak terminate upon
sözleşmeyi sonlandırmak end the contract
çalışanı sonlandırmak terminate employee
erken sonlandırmak terminate early
bir hakkı sonlandırmak terminate a right
lisansı sonlandırmak terminate the license
kiracılığı sonlandırmak terminate the tenancy
istihdamı sonlandırmak terminating employment
sonlandırmak result in termination
ile sonlandırmak terminate with
derhal sonlandırmak terminate immediately
gebeliği sonlandırmak terminate pregnancy
yargı yetkisini sonlandırmak terminate jurisdiction
hesap sonlandırmak terminate an account
yükümlülükleri sonlandırmak terminate obligations
sonlandırmak cause the termination
kapsamı sonlandırmak terminate coverage
ilişkiyi sonlandırmak terminate the relationship
işimi sonlandırmak terminate my employment
sonlandırmak veya askıya almak terminate or suspend