| bir gaz halinde buharlaştırmak |
vaporize into a gas |
bir gaz halinde buharlaştırmak terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| buharlaştırmak |
evaporate |
| buharlaştırmak |
vaporize |
| buharlaştırmak |
volatilize |
| kuruluğa kadar buharlaştırmak |
evaporate to dryness |
| elüt buharlaştırmak |
evaporate the eluate |
| kalıntıyı buharlaştırmak |
evaporate the residue |
| suyu buharlaştırmak |
vaporize water |
| soğutma buharlaştırmak |
evaporate cooling |
| gaz halinde oksijen |
gaseous oxygen |
| gaz halinde azot |
gaseous nitrogen |
| gaz halinde atık |
gaseous waste |
| gaz halinde kükürt dioksit |
gaseous sulfur dioxide |
| gaz halinde enerji taşıyıcıları |
gaseous energy carriers |
| sıkıştırılmış gaz halinde hidrojen |
compressed gaseous hydrogen |
| gaz halinde karbondioksit |
gaseous carbon dioxide |
| gaz halinde |
in a gas state |
| gaz halinde salınım |
release of a gaseous |
| gaz halinde hidrojen florür |
gaseous hydrogen fluoride |
| gaz gaz çalışıyor |
gas works gas |
| sıfır gaz ve açıklıklı gaz |
zero gas and span gas |
| gaz-gaz ısıtıcı |
gas-gas heater |
| gaz, yağ, buhar, petrol veya gaz malzemeler |
gas, oil, steam, petroleum or gaseous materials |
| bu sözleşmenin herhangi bir hükmünün herhangi bir mahkeme tarafından yapılması halinde |
if any provision of this contract is held by any court |
| bir parça halinde |
in one piece |
| bir yığın halinde |
in a heap |
| bir yığın halinde |
in a pile |
| bir yığın halinde |
in a lump |
| kötü bir ruh halinde olmak |
to be in a bad mood |
| bir hareket halinde kaldırdı |
raised in a motion |
| bir yığın halinde |
in one lump |
| bir parça halinde |
in a breakdown |
| bir karışım halinde |
in a mix |
| tek bir bütün halinde |
into one integrated |
| herhangi bir ihtilaf halinde |
event of any conflict |
| acil bir tıbbi durum halinde |
in case of a medical emergency |
| gruplar halinde bir araya gelmek |
get together by groups |
| üç ayda bir eşit taksitler halinde |
in equal quarterly installments |
| bir şirket halinde |
in case a company |
| bir sigortacı yanlış bilgi olması halinde sigorta yardımlarını reddedebilir |
an insurer may deny insurance benefits if false information |
| aksine bir anlaşmanın olmaması halinde |
in the absence of an agreement to the contrary |
| bir sıvı halinde yoğunlaşır |
it condenses into a liquid |
| silindirler düz bir çizgi halinde |
cylinders in a straight line |
| hareket halinde bir duruşma |
a hearing on the motion |
| herhangi bir sorunuz olması halinde lütfen bizimle irtibata geçiniz. |
in case of any queries please do not hesitate to contact |
| yasal bir zorunluluk halinde |
in the event of a legal challenge |
| uluslararası bir ortamda ekipler halinde çalışmak. |
working in teams in an international environment. |
| tek bir doz halinde verilir. |
given as a single dose. |
| bir teslimat halinde gönderilir |
shipped in one delivery |
| bir bütün halinde |
into a unified whole |
| hareket halinde bir araç |
a vehicle in motion |