bir acil durum çağrısı alındığında |
when a distress call is received |
bir acil durum çağrısı alındığında terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
acil durum acil durum planı |
emergency contingency plan |
acil durum acil durum |
contingency emergency |
acil durum öncesi ve acil durum |
pre-emergency and emergency |
acil durum çağrısı |
call a state of emergency |
yangın acil durum çağrısı |
fire emergency call |
acil acil durum |
immediate emergency |
acil durumlar için acil durum planı |
contingency plan for emergencies |
bu durum göz önüne alındığında |
given this situation |
mevcut durum göz önüne alındığında |
given the current situation |
mevcut durum dikkate alındığında |
considering the present state of affairs |
yeni durum göz önüne alındığında |
given the new situation |
bu yeni durum göz önüne alındığında |
given this new situation |
acil bir inceleme çağrısı |
call for an urgent review |
acil eylem çağrısı |
call for urgent action |
acil yardım çağrısı |
call for emergency help |
acil eylem çağrısı |
call for immediate action |
acil eylem çağrısı |
calling for immediate action |
acil tehlike çağrısı |
emergency distress call |
acil eylem çağrısı |
urgent call for action |
acil ilgi çağrısı |
call for immediate attention |
acil uygulama çağrısı yapmak |
to call for urgent implementation |
acil eylem çağrısı |
urges immediate action |
acil yardım çağrısı |
call for emergency assistance |
acil alarm çağrısı |
emergency alarm call |
bir bütün olarak alındığında |
when taken as a whole |
bir kez alındığında |
once taken for granted |
böyle bir ödeme alındığında |
on receipt of such payment |
bir şikayet alındığında |
when a complaint is received |
bir kez alındığında |
once it is received |
dikkate alındığında büyük bir etki |
a large effect when considering the |
önemli bir artış göz önüne alındığında |
given the substantial increase |
dramatik bir artış göz önüne alındığında |
given the dramatic increase |
gerçek bir acil durum |
an actual emergency |
acil bir durum |
event of an emergency |
acil bir durum var |
i have an emergency |
tıbbi bir acil durum |
a medical emergency |
acil bir durum için |
for an emergency |
acil bir durum ortaya çıkar |
an emergency arises |
hak kazanan herhangi bir acil durum |
any qualifying exigency |
acil bir tıbbi durum halinde |
in case of a medical emergency |
acil bir durum |
it's an emergency |
acil bir durum ortaya çıkarsa |
if an emergency should arise |
tıbbi bir acil durum var |
have a medical emergency |
acil bir durum varsa |
if there's an emergency |
acil bir durum yaşıyorsanız |
if you are experiencing an emergency |
ulusal bir acil durum |
a national emergency |
herhangi bir acil durum için |
for any emergency |
acil bir durum olmadığı zaman. |
when it is not an emergency. |
ortaya çıkabilecek herhangi bir acil durum için |
for any emergency that may arise |
böyle bir durumdan kaynaklanan nihai acil durum |
the eventual contingency resulting from such situation |