her çocuğun uygun yaşam standartlarına sahip olma hakkı vardır.

her çocuğun uygun yaşam standartlarına sahip olma hakkı vardır. teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
her çocuğun uygun yaşam standartlarına sahip olma hakkı vardır. every child has the right to a standard of living adequate f

her çocuğun uygun yaşam standartlarına sahip olma hakkı vardır. terimi için benzer kelimeler ve anlamları
her çocuğun hakkı vardır every child has the right
yaş kanıtı yoksa çocuğun hakkı vardır. if there is no proof of age, the child is entitled
çocuğun en yüksek sağlık standardına hakkı vardır ve the child has a right to the highest standard of health and
çocuğun işten korunma hakkı vardır. the child has the right to be protected from work that
her insanın sahip olma hakkı right of every person to have
medicare için uygun bir hastanın bilme hakkı vardır a patient who is eligible for medicare has the right to know
her çocuğun korunma hakkı every child's right to be protected
her erkeğin, kadının ve çocuğun tamamen katılma hakkı the right of every man, woman and child to participate fully
her insanın hakkı vardır every person is entitled
her üyenin bir oy hakkı vardır. each member has one vote
herkesin her yerde tanıma hakkı vardır everyone has the right to recognition everywhere
her payın bir oy hakkı vardır. each share has one vote
her erkeğin yeterli gıdaya hakkı vardır the right to adequate food is realized when every man
her üyenin bir oy hakkı vardır. each member shall have one vote
her yönetmenin bir oy hakkı vardır. each director shall have one vote.
her partinin bir hakkı vardır each party has a right
her tarafın hakkı vardır each party shall have the right
her vatandaşın hakkı vardır every citizen has the right to
her payın 1 oy hakkı vardır each share is entitled to 1 vote
her birinin bir oy hakkı vardır each having one vote
herkesin her yeri bir kişi olarak tanıma hakkı vardır. everyone has the right to recognition everywhere as a person
sahip olma veya hak sahibi olma own or have rights to
düşük yaşam standartlarına yol açar lead to lower living standards
sahip olma hakkı right of possession
sahip olma hakkı entitled to have
sahip olma hakkı entitled to possession
sahip olma hakkı right to possession
yasal olarak sahip olma hakkı legally entitled to possession
tüm hak ve imtiyazlara sahip olma hakkı entitled to all rights and privileges
sahip olma, kullanma, elden çıkarma ve hak etme hakkı the right to own, use, dispose of and bequeath
sahip olma hakkı var has the right to have
kadınların toprağa sahip olma ve miras alma hakkı women's right to own and inherit land
kanunen sahip olma hakkı lawfully entitled to possession
düzenli, kalıcı ve sınırsız erişime sahip olma hakkı the right to have regular, permanent and unrestricted access
sahip olma hakkı entitled to having
yüksek kalite standartlarına sahip with high quality standards
genel kabul görmüş denetim standartlarına sahip with auditing standards generally accepted
sahip olma hakkına sahip olmak be entitled to possession
sahip olma hakkına sahip is entitled to have
sahip olma cesaretine sahip değil mi? doesn't have the courage to
endüstri standartlarına uygun consistent with industry standards
endüstri standartlarına uygun olarak in accordance with industry standards
standartlarına uygun meets your standards
denetimlerimizi standartlarına uygun olarak yaptık we conducted our audits in accordance with the standards of
şirket standartlarına uygun meet company standards
piyasa standartlarına uygun olarak in accordance with market standards
ab standartlarına uygun in line with eu standards
endüstri standartlarına uygun complies with industry standards
endüstri standartlarına uygun in line with industry standards
uluslararası denetim standartlarına uygun olarak in accordance with international audit standards