bazı kanıtlar öne sürüyor

bazı kanıtlar öne sürüyor teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
bazı kanıtlar öne sürüyor some evidence suggests

bazı kanıtlar öne sürüyor terimi için benzer kelimeler ve anlamları
tüm kanıtlar öne sürüyor all the evidence suggests
kanıtlar öne sürüyor evidences suggest
bazı araştırmalar öne sürüyor some research suggests
bilimsel kanıtlar kanıtlar fakat kanıtlamaz scientific evidence suggests but does not prove
deliller öne sürüyor evidence suggests
öne sürüyor is putting forward
araştırmalar öne sürüyor researches suggest
mevcut eğilimler öne sürüyor current trends suggest
eğilimler öne sürüyor the trends suggest
bunu öne sürüyor olabilir may be suggesting that
kanıtlar öne sürerken while the evidence suggests
bazı kanıtlar some evidence
bazı kanıtlar var there is some evidence
bazı kanıtlar var there is some evidence that
bazı kanıtlar some evidence shows
bazı kanıtlar vardı there was some evidence
bazı kanıtlar var there are some evidences
ayrıca bazı kanıtlar var there is also some evidence
bazı kanıtlar some proof
bazı kanıtlar destekliyor some evidence supports
şimdi bazı kanıtlar var there is now some evidence
işte bazı kanıtlar here is some evidence
bazı yeni kanıtlar some recent evidence
bazı ilave kanıtlar some further evidence
için bazı kanıtlar some evidence for
bazı kanıtlar bulduk we found some evidence
bazı deneysel kanıtlar some empirical evidence
bazı sınırlı kanıtlar some limited evidence
bazı erken kanıtlar some early evidence
bazı yargı bölgelerinde, bazı istisnalar hariç as some jurisdictions do not allow some of the exclusions
çalışmalar sürüyor works in progress
bir köy sürüyor it takes a village
hüküm sürüyor prevails over
ne sürüyor what drives
çok uzun sürüyor goes to great lengths
sonsuza kadar sürüyor it takes forever
çok uzun sürüyor taking too long
daha uzun sürüyor it takes longer
çok uzun sürüyor taking so long
sürüyor are driving
güncelleme sürüyor update in progress
tartışmalar sürüyor discussions are underway
ne sürüyor what is driving
daha uzun sürüyor taking longer
hazırlıklar sürüyor preparations are underway
çok uzun sürüyor it takes so long
sürüyor it drives
uzun sürüyor however long it takes
kendi başına bir hayat sürüyor takes on a life of its own
sürüyor it lingers