| tüm sıkı çalışman |
all your hard work |
tüm sıkı çalışman terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| sıkı çalışman |
your hard work |
| sıkı çalışman için teşekkürler |
thanks for your hard work |
| sıkı çalışman için |
for your hard work |
| sıkı çalışman için teşekkür ederim |
appreciate your hard work |
| sıkı çalışman için teşekkür ederim |
i appreciate your hard work |
| sıkı çalışman ve çaban |
your hard work and effort |
| sıkı çalışman sayesinde, |
thanks to your hard work, |
| sıkı çalışman takdir edilir |
your hard work is appreciated |
| birlikte çalışman gerek |
need to work with |
| çalışman için |
for your study |
| akademik çalışman |
your academic work |
| senin çalışman |
your working out |
| ders çalışman mı |
do your studying |
| ders çalışman için |
for you to study |
| çok çalışman gerek |
you have to work very hard |
| sıkı çalış sıkı oyna |
work hard, play hard |
| sıkı sıkı sarılmak |
hang on tight |
| sıkı çalış ve sıkı oyna |
work hard and play hard |
| daha sıkı ve daha sıkı |
getting tighter and tighter |
| sıkı sıkı |
through tight |
| sıkı sıkı |
on a tight |
| sıkı sıkı |
tight tight |
| sıkı sıkı |
strict tight |
| tüm sıkı çalışmaların için |
for all your hard work |
| tüm sıkı çalışmaların için teşekkürler |
thanks for all your hard work |
| tüm sıkı çalışmaları için |
for all their hard work |
| tüm sıkı |
all tight |
| tüm sıkı çalışmaları |
all their hard work |
| tüm harcama kalemlerinde sıkı maliyet düşürücü |
rigorous cost-cutting across all spending items |
| tüm bağlantı parçaları sıkı |
all fittings are tight |
| tüm şarkı tüm şarkı |
all singing all dancing |
| tüm hakları, çoğaltma hakkı dahil olmak üzere, tüm hakları saklıdır. |
all rights reserved, including the right of reproduction in |
| tüm risklerin sorumluluğunu kabul edin ve tüm riskleri alın |
acknowledge sole responsibility for and assume all risk |
| tüm uyarılara dikkat edin ve tüm talimatları izleyin |
heed all warnings and follow all instructions |
| tüm insanlar ve tüm insanlar |
all persons and all peoples |
| tüm insan haklarını ve tüm temel özgürlükleri kapsayan |
covering all human rights and all fundamental freedoms |
| tüm araştırmalar tüm müşteriler için uygun olmayabilir. |
all research may not be available to all clients. |
| tüm haklar istisnasız tüm çocuklar için geçerlidir. |
all rights apply to all children without exception. |
| sıkı fıkı |
chummy |
| sıkı giysi |
corselet |
| sıkı önlem |
crackdown |
| sıkı sıkıya bağlanma |
dovetailing |
| sıkı pazarlık etmek |
drive a hard bargain |
| sıkı parmak |
finger tight |
| sıkı |
firmer |
| sıkı keski |
firmer chisel |
| daha sıkı oyuk |
firmer gouge |
| sıkı bağlamak |
frap |
| sıkı fıkı |
hail-fellow-well-met |
| sıkı pazarlık |
hard bargain |