early signs of aging |
yaşlanmanın erken belirtileri |
early signs of aging terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
signs of aging |
yaşlanma belirtileri |
aging signs |
yaşlanma belirtileri |
visible signs of aging |
yaşlanma görünür belirtileri |
future signs of aging |
yaşlanmanın gelecekteki belirtileri |
reverse the signs of aging |
yaşlanma belirtilerini tersine çevirir |
revert signs of aging |
yaşlanma belirtilerini geri almak |
helps protect against signs of premature aging |
erken yaşlanma belirtilerine karşı korunmaya yardımcı olur |
signs of photo-aging |
foto-yaşlanma belirtileri |
prevent signs of aging |
yaşlanma belirtilerini önlemek |
early aging |
erken yaşlanma |
early signs |
erken işaretler |
early warning signs |
erken uyarı işaretleri |
show early signs |
erken belirtileri göster |
early signs and symptoms |
erken belirti ve bulgular |
early signs of wear |
erken aşınma belirtileri |
catch early signs |
erken belirtileri yakalamak |
early signs of failure |
başarısızlığın erken belirtileri |
early signs of disease |
hastalığın erken belirtileri |
look for early signs |
erken işaretler aramak |
early signs of crisis |
krizin erken belirtileri |
early signs of success |
başarının erken belirtileri |
early signs of puberty |
ergenliğin erken belirtileri |
be the early signs |
erken işaretler ol |
early signs of effectiveness |
etkinliğin erken belirtileri |
for early signs of cancer |
erken kanser belirtileri için |
for early signs of |
erken belirtileri için |
early signs indicate |
erken işaretler gösteriyor |
no early signs |
erken iz yok |
there were early signs |
erken işaretler vardı |
early signs of delirium |
deliryumun erken belirtileri |
early signs of instability |
erken istikrarsızlık belirtileri |
early warning signs of conflict |
çatışmanın erken uyarı işaretleri |
recognize the early signs |
ilk işaretleri tanımak |
early signs of hunger |
açlığın erken belirtileri |
early to bed and early to rise makes a man healthy, wealthy, and wise |
erken yatmak, erken kalkmak erkeği sağlıklı, zengin ve akıllı yapar |
early to bed, early to rise (makes a man healthy, wealthy, and wise) |
erken yatmak, erken kalkmak (erkeği sağlıklı, zengin ve akıllı yapar) |
forum on early warning and early response |
erken uyarı ve erken müdahale forumu |
aging |
yaşlanma |
anti-aging |
yaşlanma karşıtı |
aging population |
yaşlanan nüfus |
aging process |
yaşlanma süreci |
aging report |
yaşlanma raporu |
aging infrastructure |
yaşlanma altyapısı |
aging skin |
yaşlanan cilt |
aging test |
yaşlanma testi |
aging workforce |
yaşlanan işgücü |
accelerated aging |
hızlandırılmış yaşlanma |
aging parents |
yaşlanan ebeveynler |
premature aging |
erken yaşlanma |
aging society |
yaşlanan toplum |