available on saturdays

available on saturdays teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
available on saturdays cumartesi günleri müsait

available on saturdays terimi için benzer kelimeler ve anlamları

saturdays cumartesi
on fridays and saturdays cuma ve cumartesi günleri
saturdays and sundays cumartesi ve pazar
on saturdays morning cumartesi sabahı
summer saturdays yaz cumartesi
on saturdays and sundays cumartesi ve pazar günleri
not including saturdays, sundays and holidays cumartesi, pazar ve tatil günleri hariç
not counting saturdays cumartesi sayılmaz
saturdays sundays holidays included cumartesi pazarları tatil günleri dahil
saturdays morning cumartesi sabahı
two saturdays ago iki cumartesi önce
monday- friday saturdays pazartesi-cuma cumartesi
two saturdays iki cumartesi
saturdays and holidays included cumartesi ve tatiller dahil
employees are required to work on saturdays çalışanlar cumartesi günleri çalışmak zorundadır.
usually on saturdays genellikle cumartesi
consecutive saturdays ardışık cumartesi
on alternate saturdays alternatif cumartesi günleri
saturdays, sundays and holidays excluded cumartesi, pazar ve tatil günleri hariç
saturdays, sundays, or holidays cumartesi, pazar veya tatil günleri
on saturdays early in the morning cumartesi sabahın erken saatlerinde
fridays and saturdays cuma ve cumartesi
available available müsait müsait
available mevcut
available light mevcut ışık
work expands to fill the time available for its completion işin tamamlanması için uygun zamanı doldurmak üzere genişler.
readily available hazır
make available kullanılabilir yap
if available mümkün ise
made available hazır
available upon request istek üzerine mevcut
not available müsait değil
commercially available ticari olarak ulaşılabilir
is available gecerli
where available uygun olan yerlerde
available on request istek üzerine
widely available yaygın olarak kullanılan
become available müsait olmak
are available mevcut
publicly available halka açık
available from -den temin edilebilir
available for için uygun
freely available serbestçe
when available uygun olunca
will be available mevcut olacak
as available mevcut
making available kullanılabilir yapmak
becomes available uygun hale gelir
i am available müsaitim
references available upon request istek üzerine temin edilebilir referanslar