eğer söylememe sakıncası yoksa

eğer söylememe sakıncası yoksa teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
eğer söylememe sakıncası yoksa if you don't mind me saying

eğer söylememe sakıncası yoksa terimi için benzer kelimeler ve anlamları
eğer sakıncası yoksa if you don't mind saying
sakıncası yoksa would you mind
sakıncası yoksa don't mind
sakıncası yoksa if you don't mind
sakıncası yoksa don't you mind
sakıncası yoksa if u dont mind
sakıncası yoksa don't mind doing
sakıncası yoksa i don't mind so long as
söylemenin sakıncası yoksa if you do not mind saying so
sakıncası yoksa if you do not mind that
sakıncası yoksa don't mind getting
öyleyse sakıncası yoksa so if you don't mind
sakıncası yoksa that don't mind
eğer söylememe aldırmazsan if you don't mind my saying
eğer söylememe izin verilirse if i am allowed to say
eğer sakıncası mind if
eğer yoksa if you have not
eğer yoksa if absent
ve eğer başka bir şey yoksa and if nothing else
eğer yoksa if you are absent
eğer yoksa if it lacks
eğer bir işim yoksa if i did not have a job
eğer soru yoksa if there is no question
ama eğer yoksa but if there are none
eğer eş yoksa if no spouse
eğer yoksa if you do not already have
eğer cihaz yoksa if no devices
eğer nabız yoksa if there is no pulse
eğer tanrı yoksa if god is absent
eğer yoksa if there being no
eğer düşman yoksa if no enemy
eğer adres yoksa if no address
eğer teklifiniz yoksa if you are outbid
eğer bir partinin iş yeri yoksa, referans if a party does not have a place of business, reference is t
eğer destek yoksa if there is no support
eğer bir doktorunuz yoksa, konuşmalısınız if you do not have a physician, you should talk with
eğer başka bir şey yoksa if by nothing else
eğer bir biletiniz yoksa if you don't have a ticket
eğer bir arabanız yoksa if you don't have a car
eğer değer yoksa if no value
eğer yoksa if i dont have any
eğer kontrendikasyon yoksa if there are no contraindications
eğer bilgi yoksa if no information
bunu söylememe izin ver let me say that
söylememe izin ver let me tell
söylememe izin ver allow me to say
söylememe gerek yok i need hardly say
bir şey söylememe izin ver let me remark
sadece söylememe izin ver let me just say
söylememe izin verildi allowed to tell