için en iyi seçenek

için en iyi seçenek teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
için en iyi seçenek the best choice for

için en iyi seçenek terimi için benzer kelimeler ve anlamları
seçenek 1 veya seçenek 2 either option 1 or option 2
seçenek-seçenek kombinasyonları option-option combinations
benim için en iyi seçenek best option for me
benim için iyi bir seçenek good option for me
için en iyi seçenek is the best choice for
hangisinin en iyi seçenek olduğuna karar vermek için in order to decide which is the best option
sizin için en iyi seçenek the best option for you
için en iyi seçenek is the best option for
benim için iyi bir seçenek is a good option for me
en iyi seçenek the best option
en iyi seçenek is the best choice
iyi seçenek good option
daha iyi seçenek better choice
daha iyi seçenek better option
en iyi seçenek is the best option
en iyi seçenek the best option would be
sonraki en iyi seçenek next best option
iyi bir seçenek a good option would be
en iyi ikinci seçenek second best choice
iyi bir seçenek a good option
en iyi seçenek are the best choice
daha iyi bir seçenek any better option
sonraki en iyi seçenek next best choice
en iyi seçenek olacak the best option will be
mevcut en iyi seçenek best available option
çok iyi seçenek many good options
ikinci en iyi seçenek second-best option
daha iyi bir seçenek olabilir could be a better option
en iyi seçenek bu it is the best option
bence en iyi seçenek i think the best option is to
hepsi iyi seçenek are all good choices
başka iyi bir seçenek another good option
iyi bir seçenek olurdu would be a good option
en iyi uygulanabilir çevresel seçenek best practicable environmental option
bu iyi bir seçenek it's a good option
en iyi seçenek olabilir the best option could be
ilk en iyi seçenek first best option
daha iyi bir seçenek olurdu would be a better option
en iyi seçenek a best choice
iyi bir seçenek olabilir could be a good option
gerçekten en iyi seçenek is really the best choice
en iyi seçenek are the best option
daha iyi bir seçenek yoktu there was no better choice
iyi ilk seçenek good first choice
daha iyi bir seçenek a better option than
en iyi seçenek olarak as a best option
bilmek iyi bir seçenek a good option to know
iyi seçenek well option
en iyi seçenek the best option are
daha iyi bir seçenek yok there's no better option than