mutlaka aynı değildir

mutlaka aynı değildir teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
mutlaka aynı değildir is not necessarily identical to

mutlaka aynı değildir terimi için benzer kelimeler ve anlamları
mutlaka bunlarla sınırlı değildir are not necessarily limited to
mutlaka bunlar değildir are not necessarily those of
mutlaka gerekli değildir are not necessarily required
, ancak mutlaka aşağıdakilerle sınırlı değildir , but not necessarily be limited to the following
geçmiş performans mutlaka geleceğe yönelik bir rehber değildir past performance is not necessarily a guide to future
her kadın mutlaka değildir not all women are necessarily
mutlaka farklı değildir are not necessarily different
mutlaka sınırlı değildir is not necessarily limited
mutlaka gerekli değildir isn't necessarily required
mutlaka dayalı değildir is not necessarily based on
mutlaka kesin değildir are necessarily imprecise
mutlaka gerekli değildir is not necessarily needed
mutlaka acısız değildir is not necessarily painless
bu mutlaka bağlantılı değildir although this is not necessarily linked to
mutlaka aynı değil not necessarily identical
mutlaka aynı fikirde değilsiniz you don't necessarily agree
hiçbir iki dava aynı değildir no two cases are alike
hiçbiri asla aynı değildir no two are ever alike
aynı zamanda nadir değildir it is also not uncommon
aşk aynı değildir love is not the same as
ışık her zaman aynı değildir light is not always the same
hiçbir şey aynı vatandaşın kalmasına izin vermek kadar tehlikeli değildir. nothing is so dangerous as letting the same citizen remain i
aynı kurallar geçerli değildir same rules do not apply
, mutlaka shouldst
mutlaka olacak will surely
mutlaka görülmeli it's a must see
mutlaka anlamına gelmez does not necessarily mean
mutlaka gerekmeyebilir may not necessarily
mutlaka değil are not necessarily
mutlaka gerekmez do not necessarily
mutlaka demek değil not necessarily mean
ama mutlaka but not necessarily
mutlaka without necessarily
mutlaka gerekmez does not necessarily
mutlaka olmaz would not necessarily
bunu mutlaka görmelisin you cannot miss it
mutlaka ihtiyaç necessarily need
mutlaka gerekmeyecek will not necessarily
mutlaka gerekir must necessarily
mutlaka is necessarily
mutlaka okunması gereken kitap must-read book
ve mutlaka and not necessarily
bu mutlaka böyle değil this is not necessarily the case
mutlaka olmalı must surely
mutlaka seyretmelisin a must-watch
mutlaka kötü necessarily bad
mutlaka onaylamaz does not necessarily endorse
mutlaka gerek yok need not necessarily
mutlaka sınırlı necessarily limited
mutlaka demek necessarily mean