| öncelikli faaliyetlerle ilgili |
regarding the priority actions |
öncelikli faaliyetlerle ilgili terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| faaliyetlerle ilgili |
relating to the activities |
| faaliyetlerle ilgili |
concerning the activities |
| faaliyetlerle ilgili |
regarding the activities |
| faaliyetlerle ilgili |
relate to activities |
| faaliyetlerle ilgili |
involved with activities |
| devam eden faaliyetlerle ilgili kazançlar veya kayıplar |
gains or losses relating to continuing operations |
| ticari faaliyetlerle ilgili. |
related to business activities. |
| diğer faaliyetlerle ilgili olarak |
with regard to other activities |
| faaliyetlerle ilgili olabilir |
may concern activities |
| ticari faaliyetlerle ilgili |
concerning business activities |
| askeri ve paramiliter faaliyetlerle ilgili dava |
case concerning the military and paramilitary activities in |
| ticari faaliyetlerle ilgili olarak |
with regard to commercial activities |
| diğer faaliyetlerle ilgili |
related to other activities |
| şüpheli faaliyetlerle ilgili |
relating to suspicious activities |
| öncelikli olan öncelikli |
paramount taking precedence |
| faaliyetlerle ilgilenmek |
take care of the activities |
| ticari faaliyetlerle bağlantılı |
linked to commercial activities |
| bu faaliyetlerle mücadele etmek |
to tackle these activities |
| yasa dışı faaliyetlerle yüzleşmek |
confront illegal activities |
| faaliyetlerle başa çıkmak |
cope with activities |
| faaliyetlerle meşgul |
occupied with activities |
| diğer faaliyetlerle örtüşmek |
overlap with other activities |
| diyafram öncelikli |
aperture-priority |
| öncelikli olarak |
initiatively |
| öncelikli hak |
preemptive right |
| öncelikli posta |
priority mail |
| en öncelikli |
top priority |
| öncelikli sorumluluk |
primary responsibility |
| öncelikli haklar |
preemptive rights |
| öncelikli olmak |
take precedence over |
| öncelikli hedefi |
primary objective |
| öncelikli alanlar |
priority areas |
| öncelikli rol |
primary role |
| öncelikli olmalı |
shall take precedence |
| öncelikli korunma |
primary prevention |
| öncelikli anlaşma-mutakabat - ön görüşme |
prior agreement |
| öncelikli olmak |
takes precedence over |
| öncelikli hedef |
primary target |
| birinci öncelikli güvenlik faizi |
first priority security interest |
| öncelikli hak talebi |
priority claim |
| öncelikli öğrenim |
prior learning |
| düşük öncelikli |
low priority |
| öncelikli eylemler |
priority actions |
| öncelikli başvuru |
priority application |
| öncelikli hedef |
primary aim |
| öncelikli geçiş |
priority pass |
| öncelikli erişim |
priority access |
| öncelikli olmak |
take priority over |
| öncelikli liste |
prioritized list |
| öncelikli oturma |
priority seating |