gibi bir şey olması muhtemel değildir

gibi bir şey olması muhtemel değildir teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
gibi bir şey olması muhtemel değildir is unlikely to be anything like

gibi bir şey olması muhtemel değildir terimi için benzer kelimeler ve anlamları
herhangi bir girişime neden olması muhtemel değildir not likely to cause any interference
var olması muhtemel değildir is not likely to exist
yeterli olması muhtemel değildir are unlikely to be enough to
uygun olması muhtemel değildir. is unlikely to be appropriate.
bu doğru olması muhtemel değildir that is unlikely to be true
bunun olması muhtemel değildir this is not likely to happen
yaralanmaya neden olması muhtemel değildir are unlikely to cause injury
kolay olması muhtemel değildir are unlikely to be easily
olması muhtemel olduğu gibi as there were likely to be
olması gibi bir şey yok there is nothing like having
hiçbir şey göründüğü gibi değildir nothing is what it seems
hiçbir şey aşk gibi değildir nothing says love like
herhangi bir şekilde sebep olması muhtemel in any manner that is likely to cause
bir işaret olması muhtemel is likely to be a sign
önemli bir etkiye sahip olması muhtemel likely to have a significant influence
önemli bir kısmı olması muhtemel that are likely to be a significant portion
ciddi bir etkiye sahip olması muhtemel are likely to have a serious effect
muhafazakar bir tahmin olması muhtemel is likely to be a conservative estimate
ilişkili olması muhtemel olan herhangi bir konu any matters likely to be relevant in relation
etkilemesi muhtemel değildir is unlikely to affect
azalması muhtemel değildir is not likely to diminish
gerçekleşmesi muhtemel değildir is not likely to happen
oluşması muhtemel değildir are unlikely to occur
etkilemesi muhtemel değildir is not likely to affect
ödenmesi muhtemel değildir is unlikely to be paid
t'ye karşı kullanılması muhtemel değildir it is not likely to be used against t
artması muhtemel değildir is unlikely to increase
değişmesi muhtemel değildir are unlikely to change
etkilemesi muhtemel değildir is not likely to influence
zarar görmesi muhtemel değildir are not likely to be damaged
karşılanması muhtemel değildir are not likely to be met
başka hiçbir politika muhtemel değildir no other policy is as likely
etkilenmesi muhtemel değildir are not likely to have affected
geçmesi muhtemel değildir is not likely to undergo
değişmesi muhtemel değildir is not likely to change
etkilemesi muhtemel değildir is unlikely to impact
olumsuz etkilemesi muhtemel değildir is not likely to adversely affect
serbest bırakılması muhtemel değildir is unlikely to be released
muhtemel değildir is not likely achieve
oluşması muhtemel değildir are unlikely to form
her şey olması gerektiği gibi everything is as it should be
olması veya olması muhtemeldir is or is likely to be
olması muhtemel likely to have
olması muhtemel are likely to have
olması muhtemel is likely to have
olması muhtemel likely to happen
olması muhtemel there is likely to be
neden olması muhtemel is likely to cause
olması muhtemel there are likely to be
başarılı olması muhtemel likely to succeed