üzgünüm, ama burada olmayan bir şey arıyorsun.

üzgünüm, ama burada olmayan bir şey arıyorsun. teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
üzgünüm, ama burada olmayan bir şey arıyorsun. sorry, but you are looking for something that is not here.

üzgünüm, ama burada olmayan bir şey arıyorsun. terimi için benzer kelimeler ve anlamları
üzgünüm, ama burada olmayan bir şey arıyorsun. sorry, but you are looking for something that isn't here.
burada ne arıyorsun what are u looking for here
bir şey mi arıyorsun are you looking for something
bir şey arıyorsun you are looking for something
bir şey arıyorsun you search for something
çok üzgünüm o üzgünüm i'm so sorry o i sorry
üzgünüm çok üzgünüm i'm sorry i'm so sorry
üzgünüm üzgünüm i m sad i m sad
üzgünüm, sorun yaşıyorsanız üzgünüm i'm sorry you're having trouble
ne tür bir pozisyon arıyorsun what type of position are you seeking
bir partnerde ne arıyorsun? what do you look for in a partner?
sen arıyorsun you are looking for
mı arıyorsun are you looking for
sen arıyorsun you are seeking
sen arıyorsun you're looking for
den arıyorsun you are calling from
sen arıyorsun you are calling
hakkında arıyorsun you are calling about
arıyorsun you looking for
arıyorsun you are searching for
sen arıyorsun you are searching
ne arıyorsun? what do you looking for?
sen arıyorsun you seeking
sadece arıyorsun you only looking for
kaç numara arıyorsun what number are you calling?
arıyorsun you are calling for
sen arıyorsun you searching
içinde ne arıyorsun? what do you look for in a ?
kimi arıyorsun whom are you seeking?
iş mi arıyorsun are you looking for job
aracılığıyla arıyorsun you are calling through
üzgünüm burada değildim sorry i wasn't here
üzgünüm daha önce burada değildim i am sorry i was not here earlier
üzgünüm ama i am sorry but
üzgünüm ama i'm sorry but
çok üzgünüm ama i'm so sorry but
çok üzgünüm ama i am very sorry but
üzgünüm ama gerçekten gitmek zorundayım i am sorry, but i really have to go
böldüğüm için üzgünüm ama sorry for interrupting but
söylediğim için üzgünüm ama sorry to say, but
üzgünüm ama sorry though
gecikme için üzgünüm ama sorry for the delay but
üzgünüm ama bu i am sorry but this
bunu söylediğim için üzgünüm ama i am sorry to say this, but
söylediğim için üzgünüm ama i am sorry to say but
bunun için üzgünüm ama sorry for that but
üzgünüm ama mutluyum i am sad but happy
çok üzgünüm ama so sorry but
üzgünüm ama umarım i am sorry but i hope
üzgünüm ama korkuyorum sorry but i am afraid