yapabildiğin sürece

yapabildiğin sürece teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
yapabildiğin sürece so long as you can

yapabildiğin sürece terimi için benzer kelimeler ve anlamları
rahatça yapabildiğin sürece as long as you comfortably can
yapabildiğin gibi as you might
içinde yapabildiğin in which you can
yapabildiğin kadar so as you can
yapabildiğin gibi as you could
yapabildiğin kadar yap do as much as you can
yapabildiğin kadar as much as you could
yapabildiğin kadar as long as you could
yapabildiğin kadar much as you can
ve yapabildiğin kadar and as you can
yapabildiğin yollar ways you can
yapabildiğin zaman onlardan kaçın avoid them when you can
yapabildiğin en iyi yol the best way you can
yapabildiğin gibi way you can
yapabildiğin gibi like you could
tıpkı senin yapabildiğin gibi just as you might
yapabildiğin kadar insofar as you are able
kendi başına yapabildiğin kadar as you can on your own
sürece sürece unless they involved
sürece dayanarak harekete geçmediğim sürece unless i have taken action in reliance on it
olduğu sürece as long as
olduğu sürece insofar as
sürece so long as
sürece for as long as
aksi belirtilmediği sürece unless otherwise specified
aksi belirtilmediği sürece unless otherwise noted
sürece ve-a kadar unless and until
aksi belirtilmediği sürece unless otherwise indicated
söz konusu olduğu sürece as far as concerned
belirtilmediği sürece except as noted
burada aksi belirtilmediği sürece except as otherwise provided herein
hatırlayabildiğim sürece for as long as i can remember
sürdüğü sürece as long as it takes
olduğu sürece as long as it is
olduğu sürece as long as there is
belirtilmediği sürece unless stated
izin verilmediği sürece except as permitted
aksi açıkça belirtilmediği sürece except as otherwise expressly provided
olduğu sürece just as long as
burada açıkça belirtilmediği sürece except as expressly provided herein
aşağıda aksi belirtilmediği sürece except as otherwise provided below
açıklanmadığı sürece except as disclosed
istediğin sürece as long as you want
bu sözleşmede aksi belirtilmediği sürece except as otherwise provided in this agreement
hatırlayabildiğim sürece as long as i can remember
öngörülmediği sürece except as provided for
makul olarak uygulanabilir olduğu sürece so far as is reasonably practicable
aksi belirtilmediği sürece except as otherwise stated
sürece dahil involved in the process
sen sürece so long as you