| gülmen senin için her şey çok güzel |
it s all very well for you to laugh |
gülmen senin için her şey çok güzel terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| gülmen için teşekkürler |
thanks for the laugh |
| gülmen için |
for you to laugh |
| her şey için bir yer ve her şey yerine |
a place for everything and everything in its place |
| senin için çok güzel |
for your so nice |
| bu senin icin cok guzel |
that is so nice of you |
| her şey çok güzel |
everything turn out very well |
| her şey çok güzel |
everything is so great |
| her şey çok güzel |
everything is so wonderful |
| koruma hakkında konuşmak her şey çok güzel ve katılıyorum |
it is all very well to talk about conservation and i agree w |
| her şey çok güzel çıktı |
everything turned out very good, well |
| umarim her sey senin icin iyi gidiyordur |
hope everything is going well with you |
| umarım her şey senin için iyidir |
i hope everything is good with you |
| kötü olan her şey senin için iyi |
everything bad is good for you |
| her şey senin için |
everything so that you |
| her şey ve her şey |
every act and thing whatsoever |
| her şey ve her şey |
all and every act and thing |
| her şey ve her şey gider |
everything and anything goes |
| her şey her şey |
everything it all |
| her şey, her yerde, her zaman |
anything, anywhere, anytime |
| bu senin için en çok şey ifade ediyor, |
that mean the most to you, |
| senin için daha çok şey ifade ediyor |
means more to you |
| çok çok çok güzel |
so so so beautiful |
| senin ve senin için en iyi dileklerimle |
best wishes to you and yours |
| senin ve senin için |
for you and yours |
| senin için ve senin aracılığıyla |
to you, and through you |
| senin için yapabileceğim bir şey için |
for u anything i can |
| her şey seninle güzel |
all is well with you |
| umarım her şey seninle güzel gider |
i hope everything goes well with you |
| her şey yolunda ve güzel |
is all well and good |
| her şey güzel |
anything is good |
| her şey güzel |
everything nice |
| her şey güzel olmak |
everything is being nice |
| her şey güzel |
all things beautiful |
| her şey güzel |
everything is beautiful |
| yani her şey güzel |
so everything is good |
| her şey güzel |
all sounds good |
| her şey güzel |
each is good |
| her şey güzel olacak |
everything will be j fine |
| güzel olan her şey. |
everything that is beautiful. |
| umarım senin açından her şey iyi gidiyordur |
i hope everything is well with you |
| her şey senin etrafında dönüyor |
everything turns around you |
| her şey senin |
everything at your |
| her şey bir şey için olur |
everything happens for something |
| her şey bir şey için iyidir |
everything is good for something |
| her insan için her şey |
all things to all people, be |
| her insan için her şey olmak |
become all things to all people |
| çok güzel bir şey |
something so great |
| çok güzel bir şey |
very pretty thing |
| çok güzel bir şey |
a very fine thing |
| senin gibi biri çok fazla umursamıyorsa, hiçbir şey |
unless someone like you cares a whole awful lot, nothing is |