| uzun ömürlülüğü sağlamak |
ensuring longevity |
uzun ömürlülüğü sağlamak terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| uzun ömürlülüğü sağlamak |
to ensure longevity |
| uzun ömürlülüğü sağlamak |
to secure the longevity |
| uzun ömürlülüğü teşvik etmek |
promote longevity |
| uzun ömürlülüğü teşvik eder |
promotes longevity |
| uzun vadeli fon sağlamak |
raise long-term funds |
| uzun vadeli başarı sağlamak |
ensure long-term success |
| uzun ömür sağlamak |
provide long life |
| sağlamak için uzun bir yol gitmek |
go a long way to ensure |
| uzun ömür sağlamak |
ensure long life |
| sorunsuz uzun performans sağlamak için |
to ensure long trouble free performance |
| aynı zamanda daha uzun ömürlü olmasını sağlamak |
at the same time ensuring more lasting |
| daha uzun tazelik sağlamak |
ensuring longer freshness |
| kısa, orta ve uzun vadeli finansman sağlamak |
provide short-, medium-, and long-term financing |
| uzun vadeli destek sağlamak |
provide long term support |
| uzun vadeli faydalar sağlamak |
bring long-term benefits |
| uzun ömür sağlamak |
achieve a long lifetime |
| uzun vadeli büyüme sağlamak |
provide long term growth |
| daha uzun süre sağlamak |
provide for longer |
| uzun vadeli değişim sağlamak |
to bring about long-term change |
| daha uzun ömürler sağlamak |
lead longer lives |
| uzun ömür sağlamak |
to ensure a long lifetime |
| uzun vadeli bir bakış açısı sağlamak |
provide a long term perspective |
| ortaklara uzun vadeli değer sağlamak |
providing long-term value to shareholders |
| uzun mesafe eğitimi sağlamak |
provide long distance education |
| uzun vadeli değer sağlamak |
provide long-term value |
| uzun vadeli değer sağlamak |
providing long term value |
| uzun ömür sağlamak |
achieve longevity |
| uzun ömürlü olmasını sağlamak |
ensure its longevity |
| uzun vadeli sermaye büyümesi sağlamak |
achieve long term capital growth |
| daha uzun menzil sağlamak |
provide longer range |
| uzun uzun zaman önce |
long long ago |
| uzun uzun tarihli |
long long-dated |
| uzun uzun zaman önce |
long long time ago |
| uzun ve uzun süren |
long and protracted |
| uzun vadeli finansal varlıklar ve diğer uzun vadeli varlıklar |
long-term financial assets and other non-current assets |
| daha uzun ve daha uzun |
further and longer |
| uzun, uzun kavga |
long, long fight |
| uzun, uzun yağmurlu günler |
long, long rainy days |
| uzun e uzun |
long e, long a |
| uzun ve uzun süreler |
longer and longer periods |
| sağlamak |
assure |
| topluma fayda sağlamak |
benefit society |
| sağlamak |
cater |
| sağlamak |
ensure |
| meyve vermesini sağlamak |
fructify |
| döner sermaye sağlamak |
habilitate |
| uyum sağlamak |
harmonise |
| uyum sağlamak |
harmonize |
| dikkat çekmesini sağlamak |
lionize |
| üstünlük sağlamak |
outclass |