| bring long-term benefits |
uzun vadeli faydalar sağlamak |
bring long-term benefits terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| long term benefits |
uzun vadeli faydalar |
| long-term employee benefits |
uzun vadeli çalışanlara sağlanan faydalar |
| long-term care benefits |
uzun süreli bakım faydaları |
| long term disability benefits |
uzun vadeli sakatlık yararları |
| long term health benefits |
uzun vadeli sağlık yararları |
| long-term unemployment benefits |
uzun vadeli işsizlik yardımları |
| other long term employee benefits |
diğer uzun vadeli personel sosyal hakları |
| better long term benefits |
daha iyi uzun vadeli faydalar |
| long-term employee benefits obligations |
uzun vadeli personel sosyal hakları yükümlülükleri |
| long-term societal benefits |
uzun vadeli toplumsal faydalar |
| to bring about long-term change |
uzun vadeli değişim sağlamak |
| short-term pain for long-term gain |
uzun süreli kazanç için kısa süreli ağrı |
| short term and long term goals |
kısa vadeli ve uzun vadeli hedefler |
| both short term and long term |
hem kısa hem de uzun vadeli |
| short-term and long-term assignments. |
kısa ve uzun vadeli ödevler. |
| near term and long term |
yakın ve uzun vadeli |
| short term long term |
kısa vadeli uzun vadeli |
| long term and short term planning |
uzun vadeli ve kısa vadeli planlama |
| with medium and long term term vision |
orta ve uzun vadeli vizyon ile |
| from short term to long term |
kısa vadeden uzun vadeye |
| life long long term |
uzun ömürlü |
| bring benefits |
fayda getirmek |
| bring many benefits |
birçok fayda sağlamak |
| bring you benefits |
sana avantajlar getirmek |
| bring benefits for |
fayda sağlamak |
| bring economic benefits |
ekonomik fayda sağlamak |
| bring cost benefits |
maliyet avantajı getirmek |
| will bring benefits |
faydalar getirecek |
| bring major benefits |
önemli faydalar sağlamak |
| bring these benefits |
bu faydaları getir |
| to bring definite benefits |
kesin fayda sağlamak |
| the benefits that they bring to |
getirdikleri faydalar |
| can bring many benefits |
birçok fayda sağlayabilir |
| bring significant benefits to |
önemli faydalar sağlamak |
| the benefits it will bring |
getireceği faydalar |
| the benefits it can bring |
getirebileceği faydalar |
| will bring several benefits |
birkaç fayda sağlayacak |
| bring us benefits |
bize fayda getir |
| benefits we can bring |
getirebileceğimiz faydalar |
| can bring direct benefits to companies |
şirketlere doğrudan fayda sağlayabilir |
| bring tangible benefits |
somut faydalar sağlamak |
| bring visible benefits to |
görünür faydalar getirmek |
| bring environmental benefits |
çevresel faydalar sağlamak |
| bring important benefits |
önemli faydalar getirmek |
| can bring economic benefits |
ekonomik faydalar getirebilir |
| what benefits would bring |
ne gibi faydalar getirebilir |
| to bring lasting benefits |
kalıcı faydalar sağlamak |
| benefits it would bring |
getireceği faydalar |
| the benefits they bring |
getirdikleri faydalar |
| short-term employee benefits |
kısa vadeli çalışanlara sağlanan faydalar |