üst düzey siyasi tartışma

üst düzey siyasi tartışma teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
üst düzey siyasi tartışma high-level political debate

üst düzey siyasi tartışma terimi için benzer kelimeler ve anlamları
üst düzey yöneticiler, üst düzey yöneticiler top executives, executives
üst düzey siyasi ilişkiler görevlisi senior political affairs officer
üst düzey siyasi forum high level political forum
üst düzey toplantının siyasi bildirimi political declaration of the high-level meeting
üst düzey siyasi toplantılar high-level political meetings
üst düzey siyasi seviye senior political level
üst düzey siyasi olaylar high level political events
üst düzey siyasi komite senior political committee
üst düzey siyasi destek higher level political support
üst düzey siyasi pozisyon high level political position
üst düzey tartışma high level discussion
üst düzey tartışma high level debate
üst düzey tematik tartışma high-level thematic debate
siyasi tartışma political dispute
siyasi tartışma konusu is subject of political debate
ısıtılmış siyasi tartışma heated political debate
siyasi tartışma için for political discussion
canlı siyasi tartışma lively political debate
üst düzey dil high-level language
üst düzey atık high-level waste
üst düzey yönetim senior management
üst düzey top-level
üst düzey yönetici senior director
üst düzey yönetici senior executive
üst düzey liderlik senior leadership
üst düzey yetkili senior official
üst düzey top level
üst düzey senior level
üst düzey genel bakış high level overview
üst düzey liderlik executive leadership
üst düzey toplantı high level meeting
üst düzey yönetici asistanı senior administrative assistant
üst düzey yetkililer top officials
üst düzey düşünme higher order thinking
üst düzey hükümet yetkilileri senior government officials
üst düzey düşünme becerileri higher order thinking skills
üst düzey müşteri major customer
üst düzey idari görevli senior administrative officer
üst düzey alan top level domain
üst düzey özellikler high-end features
üst düzey mevki executive position
üst düzey genel müdür senior general manager
üst düzey moda high-end fashion
üst düzey hükümet senior government
üst düzey subay superior officer
seçkin kişilerin üst düzey paneli high-level panel of eminent persons
üst düzey personel top staff
üst düzey yönetim top level management
üst düzey sıcaklar ultra high temperature
üst düzey yetkililer high-ranking officials