| giriş bölümünde sunulduğu gibi |
as presented in the introduction |
giriş bölümünde sunulduğu gibi terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| giriş bölümünde belirtildiği gibi |
as stated in the preamble |
| giriş bölümünde belirtildiği gibi |
as stated in the introduction |
| giriş bölümünde belirtildiği gibi |
as outlined in the introduction |
| sunulduğu gibi |
as presented |
| yukarıda sunulduğu gibi |
as presented above |
| sunulduğu gibi onaylandı |
approved as presented |
| sunulduğu gibi kabul edildi |
adopted as presented |
| sunulduğu gibi |
as was presented |
| menkul kıymetler ve borsa komisyonuna sunulduğu gibi |
as filed with the securities and exchange commission |
| aşağıda sunulduğu gibi |
as presented below |
| daha önce sunulduğu gibi |
as previously submitted |
| sunulduğu gibi kabul edildi |
accepted as presented |
| sunulduğu gibi listelenmiştir |
listed as presented |
| gündem sunulduğu gibi onaylandı |
agenda was approved as presented |
| çeşitli sunulduğu gibi |
as presented in various |
| giriş bölümünde belirtilen anlamı vardır |
has the meaning set forth in the preamble |
| giriş bölümünde belirtilen |
mentioned in the introduction |
| aşağıdaki giriş bölümünde bir mektup kutusu vardı |
in the vestibule below was a letter-box |
| giriş bölümünde vurgulandı |
emphasized in the introduction |
| giriş bölümünde anılacaktır |
referred to in the introduction |
| sunulduğu kabul edilir |
considered served |
| akşam yemeğinin sunulduğu yer |
where dinner is provided |
| sunulduğu her yerde, |
wherever presented, |
| bölümünde tanımlandığı gibi |
as defined in section |
| bölümünde belirtildiği gibi |
as set out in section |
| bölümünde belirtildiği gibi |
as referred to in section |
| bölümünde belirtildiği gibi |
as provided for in section |
| aşağıdaki 0 bölümünde belirtildiği gibi |
as set out in section 0 below |
| bölümünde belirtildiği gibi |
as noted in section |
| 517 bölümünde belirtildiği gibi |
as provided in section 517 |
| bölümünde belirtildiği gibi |
as set in section |
| zamanın bir bölümünde |
in a fraction of the time |
| bölümünde özetlenen |
outlined in section |
| bölümünde bahsedilen |
referred to in section |
| bölümünde belirtilen |
specified in section |
| bölümünde belirtilen |
set out in section |
| satış bölümünde |
in the sales department |
| bölümünde verilmiştir |
provided for in section |
| senin bölümünde |
in your department |
| bölümünde tanımlanan |
identified in section |
| sonraki bölümünde |
in the later part of |
| kendi bölümünde |
in its segment |
| ihracat bölümünde |
in the export department |
| bölümünde öngörülen |
foreseen in section |
| onların bölümünde |
in their section |
| bölümünde tanımlanmış |
defined in section |
| bölümünde gerekli |
required in section |
| bölümünde özetlenmiştir |
are outlined in section |
| finans bölümünde |
in the financial department |
| a bölümünde not edildi |
noted in part a |