aramadan önce cevaplayacağım

aramadan önce cevaplayacağım teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
aramadan önce cevaplayacağım before they call, i will answer

aramadan önce cevaplayacağım terimi için benzer kelimeler ve anlamları
aramadan önce prior to seeking
aramadan önce before calling
servisi aramadan önce before calling for service
aramadan önce before call
aramadan önce before seeking
bakım aramadan önce prior to seeking care
onu aramadan önce. before calling him.
büyük zevkle soruyu cevaplayacağım with great pleasure i will answer the question
hepsini cevaplayacağım i will answer all
sorularınızı memnuniyetle cevaplayacağım i will gladly answer any questions
soruları cevaplayacağım i will answer any questions
sorularınızı çok cevaplayacağım i will greatly answer your questions
kapıyı cevaplayacağım i'l answer the door
beni ara ve ben cevaplayacağım call to me and i will answer
cevaplayacağım i will be answering
en kısa sürede cevaplayacağım. i will answer it as soon as possible.
herhangi bir soruyu cevaplayacağım i'll answer any question
aramadan without seeking
aramadan feragat search waiver
aramadan from search
bir aramadan sonra after a search
ayrıntılı bir aramadan sonra after a thorough search
aramadan çık quit search
uzun bir aramadan sonra after a long search
aramadan sonra after dialing
çok aramadan sonra after much searching
aramadan rahatsız are distracted from search
uzun aramadan sonra after long search
birçok aramadan sonra after many searches
fazla aramadan without much searching for
ilk aramadan from the first call
görüş aramadan without seeking the opinion
aramadan döndü returned from search
aramadan sonra after search
vade tarihinden önce veya önce on or before the due date
her şeyden önce seni sonsuza dek seveceğim, ilk önce sizsiniz. above all love you forever primarily on the world's first is you.
parçaları takmadan veya çıkarmadan önce ve temizlemeden önce before putting on or taking off parts, and before cleaning
bir süre önce a while back
her şeyden önce above all
önce ago
birinin vaktinden önce ahead of one's time
oyundan önce ahead of the game
vaktinden önce ahead of time
öğleden önce ante meridiem
önce gelmek antedate
milattan önce b/c
milattan önce bc
her şeyden önce be-all and end-all
her şeyden önce ve sonuçtan be-all and end-all, the
yatmadan önce okunan hikaye bedtime story