| daha önce metalden yapılmış |
previously made of metal |
daha önce metalden yapılmış terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| metalden yapılmış |
made of metal |
| metalden yapılmış |
made out of metal |
| metalden yapılmış |
is made of metal |
| bütün arabaların metalden yapılmış olduğu bir zamanda |
in the time when all cars were made of metal, making a car o |
| metalden yapılmış |
formed from metal |
| ayrıca, plastik gövde parçaları metalden daha hafiftir, yani |
moreover, plastic body parts are lighter than metal, so the |
| metalden metale temas |
metal to metal contact |
| metalden metale sızdırmazlık |
metal to metal seal |
| metalden metale bağlantı |
metal-to-metal connection |
| ana metaller ve ana metalden ürünler |
base metals and articles of base metal |
| metalden metale sızdırmazlık |
metal-to-metal sealing |
| demir metalden |
from ferrous metal |
| herhangi bir metalden |
from any metal |
| usulüne uygun olarak yapılmış veya yapılmış sayılır |
shall be deemed to have been duly given or made |
| daha önce yapılmış |
previously made |
| daha önce yapılmış |
previously undertaken |
| daha önce yapılmış |
made earlier |
| daha önce yapılmış |
undertaken earlier |
| daha önce yapılmış herhangi bir işlem |
any action already taken |
| daha önce yapılmış |
made before |
| daha önce işlem yapılmış |
previously transacted |
| vaktinden önce yapılmış |
made ahead of time |
| noterden önce yapılmış |
made before a notary |
| önce veya sonra yapılmış |
made before or after |
| önce veya sonra yapılmış olsun |
whether made before or after |
| daha az için yapılmış |
made for a less than |
| daha az yapılmış |
made less than |
| daha iyi bir şeyden yapılmış |
made from something better |
| daha sert, daha iyi, daha hızlı, daha güçlü |
harder better faster stronger |
| daha önce daha iyi |
better earlier |
| daha önce görülenden daha büyük |
greater than seen before |
| daha önce daha iyi |
at sooner the better |
| daha önce iki kez düşünmek daha iyi olurdu |
i'd better think twice before |
| daha önce daha iyi |
better even earlier |
| daha önce olduğundan daha güçlü ortaya |
emerge even stronger than before |
| daha önce daha sonra |
more then before |
| daha önce karşılaştırıldığında daha |
more in comparison with previously |
| vade tarihinden önce veya önce |
on or before the due date |
| her şeyden önce seni sonsuza dek seveceğim, ilk önce sizsiniz. |
above all love you forever primarily on the world's first is you. |
| parçaları takmadan veya çıkarmadan önce ve temizlemeden önce |
before putting on or taking off parts, and before cleaning |
| huş ağacından yapılmış |
birchen |
| yan yana dizilen tahtalarla yapılmış olan |
carvel-built |
| pikten yapılmış |
cast-iron |
| koyun yününden yapılmış dokuma |
cheviot |
| kütüklerden yapılmış yol |
corduroy road |
| sipariş üzerine yapılmış |
custom-built |
| özel yapılmış |
custom-made |
| yapılmış |
have done |
| düşünülmeden yapılmış |
ill-considered |
| posttan yapılmış aba |
kaross |