koordine edilirken

koordine edilirken teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
koordine edilirken while being coordinated

koordine edilirken terimi için benzer kelimeler ve anlamları
iptal edilirken revoking
ehliyet iptal edilirken sürüş driving while license revoked
diskalifiye edilirken sürüş driving whilst disqualified
takdir edilirken while appreciated
lisans iptal edilirken while license revoked
tahliye edilirken while being evacuated
monte edilirken while mounted
kabul edilirken whilst being regarded
ülkeler teşvik edilirken while countries are encouraged
kahve kabul edilirken while coffee is considered a
takip edilirken while are being pursued
batarya şarj edilirken while the battery is being charged
verilen bilgiyi sağlamak için her türlü çaba sarf edilirken, while every effort is made to ensure the information given i
fazla dikkat edilirken while much attention is placed on
teşvik edilirken while we are encouraged
eksen koordine axis-ordinates
koordine edilmiş evrensel zaman coordinated universal time
koordine edilmiş evrensel zaman universal time coordinated
ile koordine coordinate with
yakından koordine closely coordinated
iyi koordine well-coordinated
çabaları koordine etmek coordinate efforts
ile koordine eder coordinates with
koordine eylem coordinated action
ile koordine coordinated with
ile koordine etmek coordinating with
koordine etmek için in order to coordinate
yakından koordine etmek coordinate closely
koordine etmek coordinate across
tamamen koordine fully coordinated
koordine ettim i coordinated
ile koordine edecek will coordinate with
sıkı bir şekilde koordine tightly coordinated
koordine olmak to be coordinated
koordine ipliği coordinating thread
lider yazarları koordine etmek coordinating lead authors
renkleri koordine etmek coordinating colors
koordine edecek will coordinate
dikkatlice koordine carefully coordinated
birbiriyle koordine etmek coordinate with each other
koordine eden yazar coordinating author
lütfen koordine et please coordinate
teşvik etmek ve koordine etmek encouraging and coordinating
tarafından koordine edilir is coordinated by
toplantıları koordine etmek coordinating meetings
zayıf koordine poorly coordinated
merkezi olarak koordine centrally coordinated
kendimizi koordine etmek coordinate ourselves
yakından koordine eder coordinates closely with
koordine etmek coordinate through