| herhangi bir ülkede bulunan |
located in any country |
herhangi bir ülkede bulunan terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| ikamet ettiğiniz ülkede veya başka bir ilgili ülkede |
in your country of residence or any other relevant country |
| bir ülkede bulunan |
based in a country |
| üçüncü bir ülkede bulunan mülklerden elde edilen ormancılık ürünleri |
forestry products from properties located in a third country |
| daha fazla ülkede bulunan organizasyonlar |
organizations in more countries |
| bulunan bulundu bulunan bulundu |
find found found |
| herhangi bir ülkede |
in any country |
| herhangi bir ülkede |
in any particular country |
| herhangi bir ülkede |
in any one country |
| herhangi bir ülkede çalışmak |
work in any country |
| herhangi bir ülkede |
in any single country |
| herhangi bir yabancı ülkede |
in any foreign country |
| herhangi biri, herhangi bir yerde, herhangi bir zamanda |
anyone, anywhere, at any time |
| ihlalde bulunan herhangi bir görev |
any assignment in violation |
| hak talebinde bulunan herhangi bir kişi |
any person claiming through |
| bulunan herhangi bir içeriğe güvenmeniz |
your reliance on any content found |
| abd’de aktif görevde bulunan herhangi bir gazisi. |
any veteran who served on active duty in the u.s. |
| bulunan herhangi bir işveren |
any employer found to be |
| bulunan herhangi bir kişi |
any person located |
| ekonomik faaliyette bulunan herhangi bir işletme |
any entity engaged in an economic activity |
| zeminde veya yakınında bulunan ülkelerde, herhangi bir artış |
n the case of countries at or near the floor, any increase |
| başka bir ülkede çalışan bir işçi almak istiyorum |
i want to hire a worker who is in another country |
| bir ülkede bir şehir |
a city in a country |
| bir süre yabancı bir ülkede yaşamak |
live in a foreign country for a while |
| bir bütün olarak bir ülkede |
in a country as a whole |
| garip bir ülkede bir yabancı gibi hissediyorum |
feel like a stranger in strange land |
| bir çok ülkede |
in many countries |
| yabancı bir ülkede |
in a foreign country |
| belirli bir ülkede |
in a given country |
| bir ülkede yaşamak |
living in a country |
| belirli bir ülkede |
in a particular country |
| ülkede bir ev |
a house in the country |
| belirli bir ülkede |
in a certain country |
| belirli bir ülkede |
within a particular country |
| yabancı bir ülkede |
while in a foreign country |
| yabancı bir ülkede yaşamak |
living in a foreign country |
| başka bir ülkede yaşamak |
living in another country |
| üçüncü bir ülkede |
in a third country |
| başka bir ülkede |
in any other country |
| bir bütün olarak ülkede |
in the country as a whole |
| dışında bir ülkede |
in a country other than |
| bir dizi ülkede |
in a range of countries |
| yabancı bir ülkede yaşamak |
live in a foreign country |
| bir ülkede kayıtlı |
registered in a country |
| ispanyolca konuşulan bir ülkede |
in a spanish speaking country |
| bir dizi ülkede |
in a series of countries |
| bir ülkede |
within one country |
| bir ülkede iş yapmak |
do business in a country |
| gelişmekte olan bir ülkede |
in a developing country |
| nerede bir ülkede |
in a country where |
| bir ülkede |
in one country |