bir çok ülkede

bir çok ülkede teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
bir çok ülkede in many countries

bir çok ülkede terimi için benzer kelimeler ve anlamları

ikamet ettiğiniz ülkede veya başka bir ilgili ülkede in your country of residence or any other relevant country
çok uzak bir ülkede in a land far, far away
mümkün olduğu kadar çok ülkede in as many countries as possible
çok sayıda ülkede in a large number of countries
pek çok ülkede in so many lands
pek çok ülkede in so many countries
başka bir ülkede çalışan bir işçi almak istiyorum i want to hire a worker who is in another country
bir ülkede bir şehir a city in a country
bir süre yabancı bir ülkede yaşamak live in a foreign country for a while
bir bütün olarak bir ülkede in a country as a whole
garip bir ülkede bir yabancı gibi hissediyorum feel like a stranger in strange land
herhangi bir ülkede in any country
yabancı bir ülkede in a foreign country
herhangi bir ülkede in any particular country
belirli bir ülkede in a given country
bir ülkede yaşamak living in a country
belirli bir ülkede in a particular country
ülkede bir ev a house in the country
herhangi bir ülkede in any one country
belirli bir ülkede in a certain country
belirli bir ülkede within a particular country
yabancı bir ülkede while in a foreign country
yabancı bir ülkede yaşamak living in a foreign country
başka bir ülkede yaşamak living in another country
üçüncü bir ülkede in a third country
başka bir ülkede in any other country
bir bütün olarak ülkede in the country as a whole
dışında bir ülkede in a country other than
bir dizi ülkede in a range of countries
yabancı bir ülkede yaşamak live in a foreign country
bir ülkede kayıtlı registered in a country
ispanyolca konuşulan bir ülkede in a spanish speaking country
bir dizi ülkede in a series of countries
bir ülkede within one country
bir ülkede iş yapmak do business in a country
gelişmekte olan bir ülkede in a developing country
nerede bir ülkede in a country where
bir ülkede in one country
az gelişmiş bir ülkede in a underdeveloped country
yeni bir ülkede in a new land
bir ülkede yaşam life in a country is
çokuluslu bir ülkede in a multinational
başka bir ülkede in another country than
başka bir ülkede ikamet almak take up residence in another country
belirli bir ülkede in a given nation
herhangi bir ülkede çalışmak work in any country
içinde bir ülkede in a country within
başka bir ülkede yaşamak to live in another country
başka bir ülkede kökleri roots in another country
ürün sertifikasını veren ülkeden başka bir ülkede in a country other than that issuing the product certificate