bir kere takip ettin

bir kere takip ettin teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
bir kere takip ettin once you have followed

bir kere takip ettin terimi için benzer kelimeler ve anlamları
feragat ettin ve iddia etmemeyi kabul ettin you waive, and agree not to assert
bir kere taahhüt ettin once you have committed
kaç kere ziyaret ettin? how many times have you visited?
iki kere ölç, bir kere kes measure twice, cut once
bir kere değil, iki kere not once, but twice
bir kere iki kere once, twice
sadece bir kere değil iki kere not just once but twice
bir kere değil birkaç kere not once but several times
takip ettin have followed
takip ettin did follow
takip ettin you have followed
dikkatlice takip ettin followed up carefully
onu burada takip ettin followed him here
prosedürü takip ettin procedure did you follow
birbirini takip ettin have followed one another
takip ettin mi have you followed
yakından takip ettin have followed closely
az önce takip ettin have just followed
olayları takip ettin have followed the events
bir yazıcı entegre ettin have integrated a printer
bir şey kabul ettin mi did you agree something
bir eğilim fark ettin mi? notice a trend ?
bir şey fark ettin you notice something
bir şekilde bir kere somehow once
herhangi bir zamanda bir kere once at any time
bir kere sadece bir şey something only once
ettin ettin
tanrım tanrım neden beni terk ettin my god my god why hast thou forsaken me
fark ettin mi did you notice
hiç merak ettin mi have you ever wondered
günümü gün ettin you have made my day
fark ettin mi have you noticed
fark ettin you realize
tahmin ettin you guessed it
teşvik ettin have encouraged
kontrol ettin mi have you checked
tazminat vermeyi kabul ettin you agree to indemnify
nasıl cüret ettin how did you dare
hiç ziyaret ettin mi have you ever visited
merak ettin mi wondered whether
kabul ettin you have agreed
yapmamayı kabul ettin you agree not to
bunu hak ettin you earned it
kontrol ettin mi did you check
fark ettin mi do you notice
ziyaret ettin mi have you visited
kabul ettin mi did you agree
hiç merak ettin mi do you ever wonder
sipariş ettin you ordered
feragat ettin you waive