bir finansman açığı

bir finansman açığı teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
bir finansman açığı a funding shortfall

bir finansman açığı terimi için benzer kelimeler ve anlamları
finansman açığı financing gap
finansman açığı funding shortfall
finansman açığı yöntemi financing gap method
altyapı finansman açığı infrastructure financing gap
genel finansman açığı overall financing gap
finansman açığı öngörülüyor funding shortfall is foreseen
önemli finansman açığı considerable financing gap
öngörülen finansman açığı projected funding gap
finansman ve finansman funding and financing
finansman ve finansman financing and funding
finansman, finansman financing, funding
herhangi bir güvenlik açığı konumunda herhangi bir fiili veya teşebbüs kötüye kullanılması any actual or attempted abuse of a position of vulnerability
bir açığı a deficit of
belirli bir güvenlik açığı particular vulnerability
bir güvenlik açığı a vulnerability
bir açığı telafi etmek make up a shortfall
bir açığı örtmek cover a shortfall
bir açığı doldurmak fill a shortfall
büyüyen bir cari hesap açığı a growing current account deficit
bir açığı mahsup eder offsets a shortfall
genişleyen bir cari hesap açığı a widening current account deficit
bir dizi güvenlik açığı a number of vulnerabilities
büyük bir federal bütçe açığı a large federal budget deficit
bir açığı örtmek cover a shortfall for
bir açığı çözmek to address a shortfall
bir açığı kapsayan covering a shortfall
büyük bir çıktı açığı a large output gap
anyon açığı anion gap
baz açığı base deficit
bütçe açığı budget deficit
güvenilirlik açığı credibility gap
bütçe açığı deficit spending
dolar açığı dollar gap
enerji açığı energy gap
nabız açığı pulse deficit
ticaret açığı trade deficit
ticaret açığı trade gap
doğruluk değeri açığı truth-value gap
güvenlik açığı vulnerability
cinsiyet açığı gender gap
cari hesap açığı current account deficit
fon açığı funding gap
başarı açığı achievement gap
cinsiyet ödeme açığı gender pay gap
beceri açığı skills gap
hesap açığı account deficit
servet açığı wealth gap
sermaye açığı capital shortfall
yoksulluk açığı poverty gap
bütçe açığı budget gap