| durumların daha iyi anlaşılması |
a better understanding of the circumstances |
durumların daha iyi anlaşılması terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
| açıkça anlaşılması ve anlaşılması |
being expressly understood and agreed |
| acil durumların ele alınması |
handling emergencies |
| acil durumların ele alınması |
handling of emergencies |
| durumların yönetimi |
management of situations |
| bu gibi durumların giderilmesi |
remedy such situations |
| durumların farkında olmak |
be aware of situations |
| acil durumların |
of contingencies |
| potansiyel durumların ön incelemesi |
preliminary examination of potential situations |
| durumların yönlendirmeleri |
referrals of situations |
| olumsuz durumların üstesinden gelmek |
overcome adverse situations |
| özel durumların varsa |
if you have special circumstances |
| durumların açıklanması |
disclosure of contingencies |
| beklenmedik durumların değerlendirilmesi |
assessment of contingencies |
| acil durumların önlenmesi |
prevention of contingencies |
| hassas durumların özel ihtiyaçları |
special needs of vulnerable |
| durumların seçimi |
selection of situations |
| bu gibi durumların etkileri |
the effects of such situations |
| acil durumların izlenmesi |
monitoring for emergencies |
| farklı durumların çeşitliliği |
variety of different situations |
| daha iyi anlaşılması |
get a better understanding |
| çok daha iyi anlaşılması |
much better understanding |
| daha iyi anlaşılması |
attain better understanding |
| sorunun daha iyi anlaşılması |
better understanding of the problem |
| giderek daha iyi anlaşılması |
becoming increasingly understood |
| daha iyi anlaşılması için |
significantly to a better understanding of |
| konunun daha iyi anlaşılması |
better understanding of the issue |
| gençliğin daha iyi anlaşılması ve bilgisi |
greater understanding and knowledge of youth |
| çeşitliliğin daha iyi anlaşılması |
a greater understanding of the diversity |
| bağlamın daha iyi anlaşılması |
a better understanding of the context |
| anlaşılması daha kolay |
easier to understand |
| anlaşılması daha kolay hale geldi |
become easier to understand |
| anlaşılması zor |
nonintuitive |
| anlaşılması zor |
hard to understand |
| tarafların anlaşılması |
understanding of the parties |
| anlaşılması kolay |
simple to understand |
| durumun anlaşılması |
understanding of the situation |
| konunun anlaşılması |
understanding of the subject |
| anlaşılması gerekir |
it must be understood that |
| rolün anlaşılması |
understanding of the role |
| anlaşılması kolaydır |
it's easy to understand |
| anlaşılması kolaydı |
it was easy to understand |
| ihtiyaçların anlaşılması |
understanding needs |
| sorunların anlaşılması |
understanding of issues |
| değerlerin anlaşılması |
understanding of values |
| kavramın anlaşılması |
understanding of the concept |
| anlaşılması gerekiyor |
needs to be understood |
| açık ve anlaşılması kolay |
clear and easy to understand |
| anlaşılması gerekiyor |
need to be understood |
| anlaşılması kolaydı |
was easy to understand |
| zararın anlaşılması |
apprehension of harm |