oluşabilir veya zarar görebilir

oluşabilir veya zarar görebilir teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
oluşabilir veya zarar görebilir may be incurred or suffered

oluşabilir veya zarar görebilir terimi için benzer kelimeler ve anlamları
zarar görebilir may be damaged
zarar görebilir can be damaged
zarar görebilir could be damaged
zarar görebilir could be harmed
zarar görebilir could get damaged
zarar görebilir may be harmed
koruma zarar görebilir protection may be impaired
zarar görebilir it might be damaged
pompa zarar görebilir pump could be damaged
yazıcı zarar görebilir the printer may be damaged
araçlar zarar görebilir vehicles may be damaged
kim zarar görebilir who might be harmed
elemanlar zarar görebilir elements may be damaged
zarar görebilir might become damaged
ekipman zarar görebilir equipment might be damaged
istatistiklere göre bunlardan biri erkek arkadaşı tarafından zarar görebilir according to statistics one of them may be hurt by boyfriend
zarar görebilir might be damaged
ekipmanın sağladığı koruma zarar görebilir the protection provided by the equipment may be impaired
ciddi zarar görebilir subject to serious harm
nedeniyle zarar görebilir can become damaged due to
dosya zarar görebilir the file may be damaged
yollar zarar görebilir roads may be damaged
zarar görebilir may get damaged
nemden zarar görebilir could be damaged by moisture
zarar görebilir could become damaged
veya hasar oluşabilir or damage may occur
zarar veya zarar loss damage or expense
bir bölgedeki küçük çocuklara zarar vermek veya zarar vermeye çalışmak amacıyla for the purpose of harming or attempting to harm minors in a
zarar, zarar, maliyet veya masraf loss, damage, cost or expense
zarar veya zarar loss damages or expenses
kendine zarar verme veya başkalarına zarar verme self-harm or harm to others
küçüklere zarar vermek veya zarar vermeye çalışmak harm or attempt to harm minors
sonuçta ortaya çıkan şahıslara zarar verilmesi veya mülkün zarar görmesi ile with resulting injuries to persons or damage to property
biri görebilir one can see
uygun görebilir may see fit
görebilir miyim may i see
bunu görebilir can see that
seni görebilir miyim can i see u
biri bunu görebilir one can see that
herkes görebilir anyone can see
işlev görebilir can function
ayrıca görebilir can also see
sadece görebilir can only see
işlev görebilir could function
zar zor görebilir can hardly see
açıkça görebilir can clearly see
böylece herkes görebilir so everyone can see
olarak işlev görebilir that can function as
görsel olarak görebilir can visually see
bunu herkes görebilir anyone can see that