eğer iyi olmazsa

eğer iyi olmazsa teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
eğer iyi olmazsa wouldn't be nice if

eğer iyi olmazsa terimi için benzer kelimeler ve anlamları
ama eğer olmazsa but if not
eğer başka olmazsa if for no other
eğer bir şey olmazsa if nothing happens
eğer başarılı olmazsa if that does not succeed
eğer bir şey olmazsa if nothing occurs
eğer bir şey olmazsa if nothing goes
eğer değişiklik olmazsa if no change
eğer bir şey olmazsa if nothing arises
olmazsa barring
hiç olmazsa leastways
olmazsa olmazlar sine qua non
kadınlar olmazsa gözyaşı da olmaz no woman no cry
olmazsa olmaz koşul sine qua non condition
olmazsa except as would not
hiç olmazsa in no less
hiç olmazsa shall ever inure
bu cihaz radyoya zararlı girişime neden olmazsa veya f this equipment does cause harmful interference to radio or
tabi bu olmazsa provided this does not
hiç olmazsa in ever more
olmazsa in the event of not
hiç olmazsa by no means least
hiç olmazsa at no less
olmazsa olmazları sine qua non for
demokrasinin olmazsa olmazı sine qua non of democracy
bu yardımcı olmazsa if this doesn't help
asla sıkıcı bir an olmazsa there is never a dull moment when
taraflar aynı fikirde olmazsa should the parties fail to agree
ateşleme olmazsa if ignition does not occur
olmazsa olmaz koşul a sine qua non condition
sonsuza dek olmazsa if not forever
olmazsa olmazlar sine non qua
hiç olmazsa to no small extent
bu sorumluluk sınırlaması geçerli olmazsa this limitation of liability shall not apply if
yerleşim olmazsa if no settlement
olmazsa olmaz t's a must
kesin bir olmazsa olmaz a definite must-have
sorun olmazsa is is all right if i
olmazsa if no way
olmazsa olmaz as the sine qua
başka bir şey olmazsa çünkü if nothing else because
mümkün olmazsa in case it wouldn't be possible
hiç olmazsa performing at least
gereğinden fazla sonuç olmazsa unless undue would result
başka kimse olmazsa when no one else would
eğer eğer if if
eğer eğer if if between
iyi daha iyi en iyi good, better, best
iyi iyi iyi well, well, well
iyi, daha iyi, en iyi çözüm good, better, best solution
iyi, daha iyi ve en iyi good, better and best