hakkında yapılan |
done about |
hakkında yapılan terimi için benzer kelimeler ve anlamları
|
tarafından yapılan ve yapılan |
made and entered into by and between |
yapılan veya yapılan |
made or undertaken |
yapılan veya yapılan hiçbir şeyden |
of anything done or omitted |
sizin tarafınızdan yapılan, beyanın cezası uyarınca yapılan |
a statement by you, made under penalty of perjury |
hakkında yapılan iddialar |
claims made about |
hakkında yapılan çalışmalar |
studies made about |
hakkında yapılan varsayımlar |
assumptions made about |
hakkında yapılan tartışma |
discussion ensued about |
hakkında yapılan değerlendirmeler |
published evaluations of |
sabit kıymetlere yapılan eklemeler hakkında |
on additions to fixed assets |
yapılan son indirme hakkında |
about the last download done |
yapılan işlem hakkında bilgi vermek |
inform on the action taken |
ne hakkında konuştuğunuz hakkında hiçbir fikrim yok |
no idea what you're talking about |
hakkında herhangi bir şey hakkında |
about anything with |
ne hakkında konuştuğu hakkında hiçbir fikrim yoktu |
i had no idea what he was talking about |
hepsinden sonra, söylenen ve yapılan |
after all's said and done |
yıllık ödeme yapılan kimse |
annuitant |
indirimli satış yapılan yer |
bargain-basement |
kötü yapılan iş |
botchery |
elmadan yapılan bir içki |
cider |
yapılan anlaşma |
done deal |
yapılan |
done in |
askerleri kullanarak yapılan zulüm |
dragonnade |
zorla yapılan |
forcible |
yanlışlıkla yapılan |
inadvertent |
yapılan yemek |
made dish |
birbirleri için yapılan |
made for each other |
yapılan direk |
made mast |
ölçmek için yapılan |
made to measure |
yapılan için ölçüsüne |
made-to-measure |
yapılan |
made-up |
dalgınlıkla yapılan hata |
miscue |
yapılan rutin olmayan |
nonroutine |
yukarıdan aşağı doğru yapılan |
overhand |
projektör ile yapılan görüntü oyunu |
phantasmagoria |
iki nokta arasında yapılan |
point-to-point |
topluca yapılan |
processional |
hastalandığını bildirmek için yapılan arama |
sick call |
şarap ve kaymakla yapılan bir yemek |
sillabub |
antreman maçı yapılan boksör |
sparring partner |
kayağı döndürerek yapılan dönüş |
stem turn |
kara, deniz ve havada yapılan |
triphibious |
kediotundan yapılan |
valeric |
başkası için yapılan |
vicarious |
denek hayvanı üzerinde yapılan deney |
vivisection |
kanat üzerine yıkılarak yapılan dönüş |
wingover |
yapılan |
made up |
tarafından yapılan |
made by |
yapılan harcamalar |
expenses incurred |
yapılan işlem |
action taken |