için izin verilen süre

için izin verilen süre teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
için izin verilen süre time allowed for

için izin verilen süre terimi için benzer kelimeler ve anlamları
ödeme için izin verilen süre period allowed for payment
için izin verilen süre time allowable for
bu izin verilen kullanımlar için böyle bir açıklamaya izin vermek consent to such disclosure for these permitted uses
izin verilen süre allowed time
izin verilen süre time permitted
izin verilen maksimum süre maximum allowable time
izin verilen süre allowable duration
izin verilen süre permitted period
izin verilen süre timeframe allowed
izin verilen süre allowed sufficient time
izin verilen maksimum süre maximum period allowed
izin verilen süre period allowed
izin verilen azami süre maximum permissible period
izin verilen makul süre allowed reasonable time
izin verilen süre allowable time period
izin verilen süre içinde within permitted period
izin verilen maksimum süre maximum allowable duration
izin verilen asgari süre minimum allowable time
izin verilen süre allowed duration
izin verilen izin allowed time off
izin verilen izin authorized time off
izin verilen izinli izin authorized paid time off
süre için verilen issued for the duration
için verilen süre a time provided for
için verilen süre period provided for
bir süre ve bir süre once and a while
süre, süre ile sınırlıdır is limited in duration to the duration
amaç için izin verilen permitted for the purpose
için izin verilen alan allowed space for
için izin verilen permissible for
izin verilen harcamalar için for allowable expenses
için izin verilen işlemler operations allowed for
için izin verilen çerçeve framework allowed for
temyiz için izin verilen çareler ve süreler remedies and periods allowed for appeals
için izin verilen araçlar instruments allowed for
bu izin verilen kullanımlar için bu açıklamayı kabul ediyorum i consent to such disclosure for these permitted uses
için verilen izin the pass issued for
için izin verilen which allowed for
verilen süre given time period
verilen süre given period of time
verilen süre time assigned
verilen süre içinde within the given time
verilen süre time provided
verilen süre time awarded
verilen süre granted period
verilen süre assigned time
verilen süre içinde within the given deadline
verilen süre içerisinde within the given time frame
verilen süre granted stay
verilen süre time supplied