finansal piyasaların derinleşmesi

finansal piyasaların derinleşmesi teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
finansal piyasaların derinleşmesi deepening financial markets

finansal piyasaların derinleşmesi terimi için benzer kelimeler ve anlamları

finansal piyasaların derinleşmesi deepening of financial markets
ab-us finansal piyasalarının derinleşmesi the deepening of the eu-us financial markets
finansal piyasaların performansı the performance of financial markets
finansal piyasaların düzenlenmesi regulation of financial markets
finansal piyasaların bozulması financial market disruption
finansal piyasaların önemli ölçüde bozulması significant deterioration of the financial markets
finansal piyasaların of the financial markets
finansal piyasaların diktatörlüğü the dictates of the financial markets
finansal piyasaların alanları areas of financial markets
finansal piyasaların dengelenmesi stabilization of financial markets
finansal piyasaların etkinliği efficiency of financial markets
finansal piyasaların bozulması disruption of financial market
finansal piyasaların serbestleştirilmesi deregulation of the financial markets
küresel finansal piyasaların kalbinde at the heart of global financial markets
finansal piyasaların kilidini açmak unlock financial markets
sermaye derinleşmesi capital deepening
sesin derinleşmesi deepening of the voice
krizin derinleşmesi deepening of the crisis
ekonomik durgunluğun derinleşmesi deepening economic recession
ekonomik krizin derinleşmesi deepening economic crisis
bilginin derinleşmesi deepening of knowledge
tek pazarın derinleşmesi deepening of the single market
entegrasyonun derinleşmesi deepening of integration
iç pazarın derinleşmesi deepening of the internal market
kriz derinleşmesi crisis deepening
küreselleşmenin derinleşmesi deepening globalization
küreselleşmenin derinleşmesi deepening of globalization
ilişkilerin derinleşmesi deepening of relationships
bölgesel entegrasyonun derinleşmesi the deepening of regional integration
sermaye derinleşmesi capital deepening for
katılımın derinleşmesi deepening participation
nehirlerin derinleşmesi deepening of rivers
ses derinleşmesi voice deepening
farklılıkların derinleşmesi deepening of the differences
bölünmenin derinleşmesi deepening of the divide
ekonomik ilişkilerin derinleşmesi deepening economic relations
siyasal krizin derinleşmesi deepening political crisis
işsizlik krizinin derinleşmesi deepening unemployment crisis
yoksulluğun derinleşmesi deepening of poverty
neoliberalizmin derinleşmesi deepening of neoliberalism
demokrasinin derinleşmesi the deepening of democracy
iş bölümünün derinleşmesi deepening division of labour
ilişkilerimizin derinleşmesi deepening of our relations
sektör derinleşmesi sector deepening
daha da derinleşmesi gerekiyor needs to deepen even more
piyasaların fakirler için çalışmasını sağlamak making markets work for the poor
piyasaların bozulması disruption of markets
piyasaların yetersizliği failure of markets
piyasaların serbestleştirilmesi deregulation of markets
piyasaların serbestleşmesi liberalization of markets