kritik bir zaman

kritik bir zaman teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
kritik bir zaman a critical time

kritik bir zaman terimi için benzer kelimeler ve anlamları
kritik kritik critical criticality
zaman zaman zaman time time time
ne zaman ne zaman ne zaman whenever whenever
her zaman zaman zaman değiştirilen each as amended from time to time
kritik zaman critical time
kritik zaman crucial time
zaman kritik time is critical
zaman kritik hizmetler time critical services
zaman dışı kritik non-time critical
kritik zaman uygulamaları time-critical applications
zaman kritik bilgi time critical information
daha az zaman kritik less time critical
zaman kritik veri time critical data
zaman kritik süreç time critical process
zaman açısından kritik as time-critical
zaman kritik sevkiyat time critical shipment
kritik zaman time-critical nature
kritik zaman uyarıları time critical alerts
zaman kritik çevre time critical environment
en kritik zaman the most critical time
zaman kritik teslimatlar time-critical deliveries
görev ve zaman kritik sistemler mission and time-critical systems
zaman kritik teslimat time critical delivery
zaman kritik süreçler için for time critical processes
her zaman sizinle birlikte olacağız, kritik ama aynı zamanda olumlu we will be with you all the way, critical but also positive
zaman kritik tedarik time critical procurement
kritik zaman dilimi critical time period
kritik zaman mesajları time critical messages
kritik zaman şartları time-critical requirements
zaman kritik aktiviteler time critical activities
her zaman kritik always-critical
zaman kritik ödemeler time critical payments
bilinen önemli bir etkisi veya kritik bir tehlikesi yoktur no known significant effects or critical hazards
önemli bir etkisi veya kritik bir tehlikesi yoktur no significant effects or critical hazards
zaman zaman makul bir şekilde talep edebilir may from time to time reasonably request
o zaman şimdi iyi bir zaman then now is a good time
ne zaman için bir zaman çizelgesi belirlemek set a timetable for when
ne zaman bir devlet kararı ne zaman yerel halkı whenever a state decision may affect indigenous peoples in w
her zaman bir zaman gelir there always comes a time
kritik bir rol oynamak play a critical role
kritik bir rol oynamaktadır plays a critical role
kritik bir kütle a critical mass
kritik bir rol a critical role
kritik bir inceleme a critical review
kritik bir bölüm a critical part
kritik bir gözle with a critical eye
kritik bir konu a critical issue
kritik bir zamanda at a critical time
kritik bir noktada at a critical juncture
kritik bir rol oynadı played a critical role