için bir kazanç

için bir kazanç teriminin Türkçe - İngilizce sözlükteki anlamı

Türkçe İngilizce
için bir kazanç a win for

için bir kazanç terimi için benzer kelimeler ve anlamları
herkes için bir kazanç a win for everyone
iyi bir kazanç için for a good profit
için büyük bir kazanç a major win for
kişisel kazanç için for personal gain
kazanç için for gain
finansal kazanç için for financial gain
özel kazanç için for private gain
ticari kazanç için for commercial gain
uzun süreli kazanç için kısa süreli ağrı short-term pain for long-term gain
kazanç için for a gain
kazanç için tahsil charged to earnings
siyasi kazanç için for political gain
uygunsuz kişisel kazanç için for improper personal gain
özel kazanç için emanet edilen gücün kötüye kullanılması the misuse of entrusted power for private gain
karşılıklı kazanç için for mutual gain
öğrenme-kazanç için learning-for-earning
kişisel kazanç için kullanılır used for personal gain
parasal kazanç için for monetary gain
kişisel kazanç için değil not for personal gain
özel kazanç için emanet edilen gücün kötüye kullanılması the abuse of entrusted power for private gain
yıl için brüt kazanç gross earnings for the year
özel kazanç için emanet edilmiş yetkiler entrusted powers for private gain
için büyük kazanç great gain for
kişisel finansal kazanç için for personal financial gain
kazanç için öldürmek kill for gain
kısa vadeli kazanç için for short term gain
siyasi kazanç için kullanılır used for political gain
transfer için kazanç gain for transfer
kar veya zararda muhasebeleştirilen dönem için toplam kazanç veya zarar total gains or losses for the period recognised in profit or
kazanç için çalışmak operating for gain
bu kitap ticari kazanç için kopyalanamaz veya yeniden basılamaz this book may not be copied or reprinted for commercial gain
azaltılmış kazanç için emekli aylığı pension for reduced earnings
kazanç için değil not for gain
kazanç için açgözlü greedy for gain
bir kereye mahsus kazanç one-off gain
bir günlük kazanç one-day gain
bir kazanç it's a win
bir kazanç a gain of
üçlü bir kazanç a triple win
herhangi bir kazanç any gain
büyük bir kazanç a huge win
iyi bir kazanç a fine win
tek bir kazanç sahibi a sole beneficial owner
gerçek bir kazanç a true win
kanıtlanmış bir kazanç gücü a demonstrated earning power
bu bir kazanç it is a win for
bir kazanç an earn out
bir maddi olmayan duran varlığın kayıtlardan çıkarılmasından kaynaklanan kazanç veya kayıplar gains or losses arising from derecognition of an intangible
herhangi bir kazanç any earnings
büyük bir kazanç a major win