high security level

high security level teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
high security level yüksek güvenlik seviyesi

high security level terimi için benzer kelimeler ve anlamları

high-level conference on world food security dünya gıda güvenliği konusunda üst düzey konferans
high level of security yüksek güvenlik seviyesi
high level security features üst düzey güvenlik özellikleri
high level task force food security üst düzey görev gücü gıda güvenliği
un high level task force on the global food security crisis küresel gıda güvenliği krizinde üst düzey görev gücü
high level task force on the global food security crisis küresel gıda güvenliği krizinde üst düzey görev gücü
high-level task force on global food security küresel gıda güvenliği konusunda üst düzey görev gücü
security level high güvenlik seviyesi yüksek
a high level of security yüksek güvenlik seviyesi
high level panel of experts on food security and nutrition gıda güvenliği ve beslenme konusunda üst düzey uzmanlar paneli
high level of security standards yüksek güvenlik standartları
high-high level yüksek seviye
high high level alarm yüksek yüksek seviye alarm
security council resolutions on women, peace and security güvenlik konseyinin kadın, barış ve güvenlikle ilgili kararları
social security supplemental security income sosyal güvenlik ek güvenlik geliri
social security and supplemental security income sosyal güvenlik ve ek güvenlik geliri
on a security-by-security basis güvenlik bazında
security level güvenlik seviyesi
security clearance level güvenlik seviyesi
highest level of security en yüksek güvenlik seviyesi
enterprise-level security işletme düzeyinde güvenlik
bank-level security banka düzeyinde güvenlik
application-level security uygulama düzeyinde güvenlik
level of security güvenlik seviyesi
default security level varsayılan güvenlik seviyesi
multi-level security çok seviyeli güvenlik
appropriate level of security uygun güvenlik seviyesi
low level security düşük seviye güvenlik
database-level security veritabanı düzeyinde güvenlik
highest level security applications en üst düzey güvenlik uygulamaları
an added level of security ek bir güvenlik seviyesi
consistent level of security tutarlı güvenlik seviyesi
user-level security kullanıcı düzeyinde güvenlik
transport level security taşıma seviyesi güvenliği
object-level security nesne düzeyinde güvenlik
level of data security veri güvenliği seviyesi
setting a security level güvenlik seviyesi belirlemek
item-level security ürün düzeyinde güvenlik
level of security clearance güvenlik seviyesi
low security level düşük güvenlik seviyesi
added level of security ek güvenlik seviyesi
while ensuring the highest level of security en üst düzeyde güvenlik sağlarken
security threat level güvenlik tehdidi seviyesi
food security at household level ev düzeyinde gıda güvenliği
top level security üst düzey güvenlik
high security yüksek güvenlik
high security prison yüksek güvenlikli cezaevi
high representative for foreign affairs and security policy dış ilişkiler ve güvenlik politikası yüksek temsilcisi
high security standards yüksek güvenlik standartları
high representative for foreign and security policy dış ve güvenlik politikası yüksek temsilcisi