until next time

until next time teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
until next time bir sonrakine kadar

until next time terimi için benzer kelimeler ve anlamları
held until the next available time bir sonraki uygun zamana kadar tutuldu
until next week gelecek haftaya kadar
until next year gelecek yıla kadar
until next sonrakiye kadar
until next monday gelecek pazartesiye kadar
until the end of next week gelecek hafta sonuna kadar
until next wednesday bir sonraki çarşambaya kadar
until next friday gelecek cumaya kadar
until the next morning ertesi sabaha kadar
to serve until the next annual meeting bir sonraki yıllık toplantıya kadar görev yapmak
until next month gelecek aya kadar
until next thursday gelecek perşembeye kadar
until the next sunday bir sonraki pazara kadar
until the next hearing bir sonraki duruşmaya kadar
until the next course bir sonraki kursa kadar
until the next visit bir sonraki ziyarete kadar
until the middle of next week gelecek haftanın ortasına kadar
i can't wait until next sonrakine kadar bekleyemem
next, i do homework until my parents return home from work and we have dinner. sonra, ailem işten eve dönene ve ev yemeği yiyene kadar ödev yaparım
until the next review bir sonraki incelemeye kadar
until the next round bir sonraki tura kadar
working until next sonrakine kadar çalışmak
until next september gelecek eylül ayına kadar
until the next business day bir sonraki iş gününe kadar
delayed until next year gelecek yıla kadar ertelendi
until december next bir sonraki aralığa kadar
we will miss you so much until our next trip bir sonraki gezimize kadar seni çok özleyeceğiz
i have to wait until next week gelecek haftaya kadar beklemek zorundayım
postponed until next week gelecek haftaya ertelendi
to wait until next year gelecek yıla kadar beklemek
until early next year gelecek seneye kadar
tabled until next meeting bir sonraki toplantıya kadar sıralandı
time time time zaman zaman zaman
until such time as kadar
until that time o zamana kadar
until what time ne zamana kadar
until the time zamana kadar
until such a time böyle bir zamana kadar
until a later time daha sonraya kadar
until some time bir zamana kadar
until which time o zamana kadar
time elapsed until kadar geçen süre
until our time zamanımıza kadar
remaining time until kalan süre
until this time bu zamana kadar
time remaining until kadar kalan süre
until a better time daha iyi bir zamana kadar
until a time bir zamana kadar
and until such time ve bu zamana kadar
from that time until today o zamandan bugüne