rapid unplanned urban growth

rapid unplanned urban growth teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
rapid unplanned urban growth hızlı planlanmamış kentsel büyüme

rapid unplanned urban growth terimi için benzer kelimeler ve anlamları
unplanned urban growth plansız kentsel büyüme
rapid unplanned urbanization hızlı plansız kentleşme
rapid and unplanned urbanization hızlı ve plansız kentleşme
rapid unplanned hızlı planlanmamış
unplanned urban development planlanmamış kentsel gelişim
unplanned growth plansız büyüme
rapid urban sprawl hızlı kentsel yayılma
rapid urban expansion hızlı kentsel genişleme
urban and peri-urban agriculture kentsel ve peri-kentsel tarım
urban and peri urban areas kentsel ve peri kentsel alanlar
urban and peri-urban environments kentsel ve peri-kentsel ortamlar
urban and peri-urban forestry kentsel ve peri-kentsel ormancılık
urban and inter-urban freight transport kentsel ve şehirlerarası yük taşımacılığı
unplanned plansız
unplanned pregnancy planlanmamış hamilelik
unplanned downtime planlanmamış aksama süresi
unplanned events plansız olaylar
unplanned outages plansız kesintiler
unplanned pregnancies planlanmamış gebelikler
planned or unplanned planlanmış veya planlanmamış
unplanned maintenance plansız bakım
unplanned settlements plansız yerleşimler
unplanned expenses plansız giderler
unplanned urbanization plansız kentleşme
unplanned absences plansız devamsızlık
unplanned shutdown planlanmamış kapatma
unplanned urbanisation plansız kentleşme
unplanned visit planlanmamış ziyaret
unplanned services plansız hizmetler
planned and unplanned planlanmış ve planlanmamış
unplanned changes plansız değişiklikler
unplanned output planlanmamış çıktı
unplanned delivery cost plansız teslimat maliyeti
unplanned release plansız sürüm
unplanned costs planlanmamış maliyetler
unplanned task planlanmamış görev
unplanned decisions planlanmamış kararlar
unplanned replacement plansız değiştirme
unplanned way plansız yol
unplanned area planlanmamış alan
unplanned hospital admissions planlanmamış hastane kabulleri
unplanned expansion plansız genişleme
unplanned development plansız gelişme
unplanned issues plansız sorunlar
either planned or unplanned planlanmış veya planlanmamış
unplanned depreciation planlanmamış amortisman
unplanned weight loss plansız kilo kaybı
unplanned breakdowns plansız arızalar
unplanned sexual activity plansız cinsel aktivite
unplanned sexual intercourse plansız cinsel ilişki