leading to increased production

leading to increased production teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
leading to increased production artan üretime öncülük etmek

leading to increased production terimi için benzer kelimeler ve anlamları

leading to increased artan yol
leading to increased demand artan talebe yol açan
leading to an increased risk risk artışı
leading to increased morbidity and mortality morbidite ve mortalite artışına yol açar
leading to increased revenues artan gelirlere yol açan
leading to increased interest artan ilgi
leading to increased erosion erozyonun artmasına neden oluyor
leading to increased runoff artmış ikinci akışa yol açan
increased production artırılmış üretim
as production increased üretim arttıkça
increased mucus production mukus üretiminde artış
increased production costs artan üretim maliyetleri
increased sputum production balgam üretimi arttı
increased production requirements artan üretim gereksinimleri
results in increased production of üretimi arttı
increased energy production artan enerji üretimi
increased crop production artan mahsul üretimi
increased cell production artan hücre üretimi
increased production volume artan üretim hacmi
agricultural production could be increased tarımsal üretim artabilir
leading to an increase in production üretimde artışa yol açıyor
one of the leading development and production partners önde gelen geliştirme ve üretim ortaklarından biri
production and post-production üretim ve üretim sonrası
production production downtime üretim üretim kesinti
increased artmış
increased risk artan risk
increased awareness arttırılmış farkındalık
increased costs artan maliyetler
has increased artmış olan
increased focus artan odak
increased demand yüksek talep
increased value artan değer
increased competition artan rekabet
increased use artan kullanım
increased productivity artan verimlilik
increased revenue gelir artışı
increased efficiency verimliliği arttırmak
greatly increased büyük ölçüde arttı
increased heart rate artan kalp atış hızı
increased sales yükselmiş satışlar
increased pressure artan basınç
is increased arttırıldı
increased capacity arttırılmış kapasite
have increased arttı
increased incidence artan insidans
increased understanding artan anlayış
increased dramatically önemli ölçüde arttı
increased access erişim artışı
increased number artan sayı
increased sharply keskin bir şekilde arttı