culturally sensitive and acceptable

culturally sensitive and acceptable teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
culturally sensitive and acceptable kültürel açıdan hassas ve kabul edilebilir

culturally sensitive and acceptable terimi için benzer kelimeler ve anlamları

culturally acceptable kültürel olarak kabul edilebilir
culturally acceptable foods kültürel olarak kabul edilebilir yiyecekler
culturally competent and sensitive kültürel açıdan yetkin ve duyarlı
culturally sensitive kültürel hassaslık
culturally sensitive approaches kültürel açıdan hassas yaklaşımlar
culturally sensitive manner kültürel açıdan hassas
culturally sensitive issues kültürel açıdan hassas konular
culturally sensitive way kültürel açıdan hassas yol
culturally sensitive resources kültürel açıdan hassas kaynaklar
culturally sensitive services kültürel açıdan hassas hizmetler
culturally sensitive areas kültürel açıdan hassas alanlar
culturally sensitive program kültürel açıdan hassas program
culturally sensitive information kültürel açıdan hassas bilgi
culturally-sensitive health service kültürel açıdan hassas sağlık hizmeti
language culturally sensitive dil kültürel olarak duyarlı
to be culturally sensitive kültürel olarak duyarlı olmak
culturally sensitive process kültürel açıdan hassas süreç
multi culturally sensitive kültürel olarak çok duyarlı
culturally sensitive interventions kültürel açıdan hassas müdahaleler
culturally sensitive care kültürel açıdan hassas bakım
a culturally sensitive way kültürel açıdan hassas bir yol
culturally and linguistically appropriate kültürel ve dilsel olarak uygun
culturally and linguistically appropriate services kültürel ve dilsel olarak uygun hizmetler
culturally and linguistically diverse kültürel ve dilsel olarak çeşitli
culturally and linguistically diverse backgrounds kültürel ve dilsel olarak farklı geçmişlere sahip
ethnically and culturally diverse etnik ve kültürel olarak çeşitli
visually and culturally görsel ve kültürel olarak
culturally and socially enriching kültürel ve sosyal açıdan zenginleştirici
culturally and linguistically competent kültürel ve dilsel olarak yetkin
linguistically and culturally dilsel ve kültürel olarak
and culturally inclusive ve kültürel olarak kapsayıcı
culturally and ethnically diverse kültürel ve etnik açıdan farklı
culturally kültürel
culturally diverse kültürel çeşitlilik
culturally competent kültürel açıdan yetkin
culturally relevant kültürel olarak alakalı
culturally appropriate kültürel olarak uygun
culturally aware kültürel farkındalık
culturally responsive kültürel açıdan duyarlı
culturally specific kültürel olarak özel
culturally rich kültürel açıdan zengin
culturally bound kültürel olarak bağlı
culturally speaking kültürel olarak konuşma
culturally embedded kültürel olarak gömülü
culturally biased kültürel önyargılı
culturally savvy kültürel açıdan anlayışlı
culturally insensitive kültürel açıdan duyarsız
culturally sanctioned kültürel olarak onaylanmış
culturally based kültürel temelli
culturally constructed kültürel olarak inşa edilmiş