avoid prolonged exposure

avoid prolonged exposure teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı

İngilizce Türkçe
avoid prolonged exposure uzun süre maruz kalmaktan kaçının

avoid prolonged exposure terimi için benzer kelimeler ve anlamları
avoid prolonged or repeated exposure uzun süre veya tekrarlanan maruz kalmadan kaçının
prolonged exposure uzun süreli maruz kalma
prolonged or repeated exposure uzun süre veya tekrarlanan maruz kalma
repeated or prolonged exposure tekrarlanan veya uzun süreli maruz kalma
prolonged exposure therapy uzun süreli maruz kalma tedavisi
through prolonged or repeated exposure uzun süreli veya tekrarlı maruz kalma sonucu
repeated or prolonged exposure is not known to aggravate tekrarlanan veya uzun süreli maruz kalmanın ağırlaştırdığı bilinmemektedir.
prolonged sun exposure uzun süre güneşe maruz kalma
by prolonged exposure uzun süreli maruz kalma ile
prolonged exposure to loud sounds yüksek seslere uzun süre maruz kalma
during a prolonged exposure uzun süreli maruz kalma sırasında
single prolonged exposure uzun süreli maruz kalma
avoid prolonged uzun süre kalmaktan kaçının
avoid prolonged or repeated skin contact uzun süreli veya tekrarlanan cilt temasından kaçının
avoid prolonged or repeated breathing of vapor buharın uzun süre veya tekrar tekrar solunmasından kaçının
avoid exposure maruz kalmamak
laser radiation avoid direct eye exposure lazer radyasyonu doğrudan göze maruz kalmamak
avoid direct eye exposure doğrudan göze maruz kalmamak
avoid exposure to beam ışınlara maruz kalmaktan kaçının
avoid direct sun exposure doğrudan güneş ışığına maruz kalmamak
avoid sun exposure güneşe maruz kalmaktan kaçının
avoid further exposure daha fazla maruz kalmamak
avoid exposure to sunlight güneş ışığına maruz kalmaktan kaçının
avoid exposure to dust toza maruz kalmaktan kaçının
avoid direct exposure to sunlight güneş ışığına doğrudan maruz kalmaktan kaçının
to avoid additional exposure ek maruz kalmamak için
to avoid exposure to liquid splashes, mists or dusts sıvı sıçramalarına, buğulara veya tozlara maruz kalmamak için
prolonged uzun
prolonged-action uzun süreli etkili
prolonged sitting uzun süreli oturma
prolonged release uzun süreli serbest bırakma
prolonged contact uzun süreli temas
prolonged period uzun süreli dönem
prolonged period of time uzun süre
prolonged standing uzun süre ayakta durmak
prolonged vacancies uzatılmış boş pozisyonlar
prolonged course uzun süreli kurs
prolonged absence uzun süreli devamsızlık
prolonged storage uzun süreli depolama
prolonged life uzun ömür
prolonged detention uzun süreli gözaltı
prolonged bleeding uzun süreli kanama
prolonged delay uzun süreli gecikme
prolonged healing uzun süreli iyileşme
prolonged illness uzun süreli hastalık
prolonged use uzun süreli kullanım
prolonged droughts uzun süreli kuraklıklar
prolonged decline uzun süreli düşüş
prolonged labor uzun süreli emek
prolonged stagnation uzun süreli durgunluk