Goca
Sözlük
there was uncertainty
there was uncertainty
teriminin İngilizce - Türkçe sözlükteki anlamı
İngilizce
Türkçe
there was uncertainty
belirsizlik vardı
there was uncertainty terimi için benzer kelimeler ve anlamları
there is uncertainty
belirsizlik var
there is uncertainty about
hakkında belirsizlik var
if there is any uncertainty
herhangi bir belirsizlik varsa
there is some uncertainty
bazı belirsizlik var
there has been uncertainty
belirsizlik var
there is considerable uncertainty
önemli bir belirsizlik var
there's some uncertainty regarding
ilgili bazı belirsizlik var
there is uncertainty regarding
konusunda belirsizlik var
there are a number of factors of uncertainty, in particular
bilhassa belirsizlik faktörleri var, özellikle
there was no uncertainty
belirsizlik yoktu
there is too much uncertainty
çok fazla belirsizlik var
there is still uncertainty
hala belirsizlik var
there is significant uncertainty
önemli bir belirsizlik var
there is a lot of uncertainty surrounding
çevrede çok fazla belirsizlik var
corridor of uncertainty
belirsizlik koridoru
heisenberg uncertainty principle
heisenberg belirsizlik ilkesi
uncertainty
belirsizlik
uncertainty principle
belirsizlik ilkesi
measurement uncertainty
kesin ölçümü olmayan
uncertainty avoidance
belirsizlikten kaçınma
economic uncertainty
ekonomik belirsizlik
legal uncertainty
yasal belirsizlik
regulatory uncertainty
düzenleyici belirsizlik
market uncertainty
pazar belirsizliği
estimation uncertainty
tahmin belirsizliği
policy uncertainty
politika belirsizliği
expanded uncertainty
genişletilmiş belirsizlik
uncertainty about
belirsizlik
uncertainty over
belirsizlik
uncertainty of measurement
ölçüm belirsizliği
political uncertainty
siyasal belirsizlik
degree of uncertainty
belirsizlik derecesi
under uncertainty
belirsizlik altında
uncertainty remains
belirsizlik kalıntıları
uncertainty surrounding
belirsizlik çevreleyen
uncertainty range
belirsizlik aralığı
damaging legal uncertainty
zarar veren yasal belirsizlik
guide to the expression of uncertainty in measurement
ölçümdeki belirsizliğin ifadesine rehberlik eder
financial uncertainty
finansal belirsizlik
heightened uncertainty
artan belirsizlik
measuring uncertainty
belirsizlik ölçümü
inherent uncertainty
doğal belirsizlik
areas of uncertainty
belirsizlik alanları
considerable uncertainty
önemli belirsizlik
uncertainty factor
belirsizlik faktörü
genuine uncertainty
gerçek belirsizlik
environmental uncertainty
çevresel belirsizlik
reduce uncertainty
belirsizliği azaltmak
source of uncertainty
belirsizlik kaynağı
uncertainty regarding
belirsizlik